Facebook'ta paylaş Twitter'da Paylaş
Ann Boyutu
AYRILMA VE KAYBETME KORKUSU

Yaşamımızın ilk üç yılında kendi bakımımızı yapabilecek durumda olmayız. Beslenmek, ihtiyaçlarımızı gidermek; kısacası yaşamak için başkalarının varlığına muhtacızdır. 
Dolayısıyla yaşamamızı sağlayan unsurdan yoksun kalınca içgüdüsel olarak sonumuzun geldiğini düşünürüz. Doğumdan sonraki ilk sekiz haftada bebekler daha ziyade acıktığında ağlar. Anne, bu eylemi bir uyaran olarak alır. Ağlamanın yanı sıra bebeğin gülüşü, bakışı, çıkardığı sesler bağlanmayı kuvvetlendiren diğer belirtilerdir. Bu nedenle çocuk anneden uzaklaşınca ağlamaya başlar.

Güven duygusunun temeli yaşamın ilk üç yılında oluşur

Hayatımızın daha ilk yılında güvenmeyi öğreniriz. Hatta bu ilk yıl, annemizle aramızda kurduğumuz güven duygusu, ileriki yaşlarımızda başkalarıyla aramızda oluşan güvenin temeli niteliğindedir.

İlk üç yıl; bebek annenin koruyucu kanatları altında, güvendedir. Anne onun her türlü ihtiyacını ve bakımını üstlenmiştir. Bu davranış sonucu bebek anneye bağlanma mekanizması geliştirir. 
Üç yıl sonunda, temel gereksinimlerimiz için anneye ihtiyacımız yoktur. Yani, çocuktaki ayrılma korkusu kendi bakımını sağlayabildiği, besine ulaşabileceği yaş olan üç yaşına kadar sürer. Bu yaştan itibaren annenin kaybı, uzaklaşması, çocukta ayrılma anksiyetesine (korkuya) yol açmaz. Ancak dediğimiz ilk üç yılda anneyle arasında kurduğu güven duygusu yetişkinlikte de etkisini hissettirir. O dönemde temel ihtiyaçları karşılanamadıysa sonradan başkalarına güvenmekte sorun yaşayabilir. 

Kaybetme korkusu
Çocukta, anneden ayrılma korkusu kendi yaşamını tehlikede hissettiği zaman ortaya çıkar. Ancak annenin hayatını sürdürebilmesi için çocuğuna ihtiyacı yoktur. Ancak annede bu korku şöyle cereyan eder: Kadınlar, kalıtsal materyallerini bir sonraki nesle aktarmak isterler ve öz varlıklarını kalıtsal materyalleriyle eş tutarlar. Bu nedenle kendi kalıtsal materyaline sahip olan çocuğunun tehdit altında olması onun için yaşamın sonu; geleceğin kaybedilmesi anlamını taşır. Çocuk; anneden ayrılma korkusunu üç yaşına kadar taşırken, annenin çocuğu kaybetme korkusunu hayat boyunca taşıması bununla açıklanabilir.