Facebook'ta paylaş Twitter'da Paylaş
Ann Boyutu
ANAOKULU DÖNEMİ ÇOCUKLAR


ANAOKULU DÖNEMİ ÇOCUKLARININ DUYGUSAL DURUMU


Bu yaşlarda çocuklar sevgi, nefret, kıskançlık, suçluluk gibi duygularını dile getirerek ya da davranışlarıyla ifade etmeye çalışırlar.

• Kabul ya da reddedildiğinde endişeli olurlar.
• Şefkat duygusuyla birlikte başkalarına değer vermeye başlarlar.
• "Bencillik" kısmen de olsa terk edilir.
• Bu türden olumlu duygular, yarış gerektiren, örneğin kıskançlık gibi bir durum varlığında kesintiye uğrayabilir. Dolayısıyla sık sık küsebilirler.
• Anaokul çağındaki çocuklarda duygu durumları sıklıkla ve ani olarak değişebilir. Taşkın, neşeli, heyecanlı ve meraklı davranışlar çekingenlik, gurur gibi gelgitlerle birlikte görülür. Böyle hassas bir dönemde çocuk kontrolsüz bırakılmamalı ancak fazla kısıtlamamaya da dikkat etmek gerekir. Aşırı kısıtlamanız veya çocuğunuzun yaptıklarında önce hatalarını görmeniz durumunda, gelişmeye başlayan kişiliğini ve yeteneklerini farkında olmadan olumsuz yönde etkileyebilirsiniz.
• Kontrol ve bağımsızlık dengeli sağlandığında, ileride utanç ve suçluluk duymadan araştırabilen, sorgulayan, sorumluluk sahibi, üretken yetişkinler olurlar.
Dört yaşından itibaren çocukların haz bölgesi anal bölgeden genital alana geçer. Dolayısıyla ilgileri genital bölgeye kayar ve karşı cinsi merak etmeye başlarlar. Bu yaşlarda cevaplamakta zorlanacağınız sorular sormaya başlayabilirler. Bunları yaşlarına en uygun ölçüde cevaplamak gerekir.

Kişilik Gelişimi

Uzmanlar insanın ruhsal gelişiminde doğumdan ölüme kadar olan tüm yaşam sürecinin etkili olduğunu savunurlar.

Buna göre kişilik gelişimimiz aşamalı bir oluşum süreci yaşar. Sekiz ana döneme ayrılan bu süreçte, her aşamada kişi sıkıntılı bir dönemden geçer. Bu kriz anında sıkıntısından kurtulmak için geliştirdiği baş etme biçimleri ise davranışlarını etkiler. Krizi atlatmasıyla birlikte aşamayı sonlandırmış ve kişiliğin şekillenmesinde bir sonuç alınmıştır.

Bu tıpkı bir bina inşaatında, yaşanan problemlerin ardından binanın ortaya çıkmasına benzer.

Yaşanan sorunların veya krizin çözümlenememesi halinde ise bir sonraki aşamaya geçilir fakat bu insanda hasar bırakır. Bunun getireceği doyumsuzluk ise ileride insanın davranışlarını olumsuz etkileyerek sorun yaşamasına neden olur.