Çocuğunuzu paylaşmak fikrine alıştırmak size bir oyuncağın onun için ne kadar özel ve anlamlı olduğunu giderek anlama fırsatı verir. Eğer bir oyuncağın onun için gerçekten paylaşamayacağı kadar özel olduğunu fark ederseniz, o zaman onu ayrı tutmanız ve özel bir değer vermeniz gayet makuldür.
Özellikle çocuklar büyüdükçe ve onlardan yapmalarını istediğiniz şeyleri sizin yapıp yapmadığınızı fark etmeye başladıkça, çifte standart uygulamaktan kaçının.
Bu nedenle oyun zamanlarının uyumlu bir şekilde geçmesini sağlamak için:
* Diğer yetişkinlerle ve çocuğunuzla paylaşarak rol model olun. Çocuğunuzun sizin birisiyle bir şeyler paylaştığınızı ve sizin aldığınız keyfi onların da aynı derecede almasını umut ettiğinizi anlamasını sağlayın. Paylaşımınızı özgürce ortaya dökün ve çocuğunuzun bunu yaparken sizi gözlemlemesini sağlayın.
* Çocuğunuzun diğerleriyle paylaştığını gördüğünüzde onu hemen övün ve onunla ne kadar gurur duyduğunuzu söyleyin. Böylece bu düşünceler aklının bir köşesine yerleşecek ve yaptıkları nedeniyle kendisini iyi hissedecektir.
* Paylaşmaya alışmaları için çocuklarınıza fırsatlar yaratın. Örneğin sıralarını beklemek zorunda olacakları değişik oyunlar ve etkinlikler düzenleyebilirsiniz. Onlara bir dahakine sıranın ona geleceğini ve beklemenin ne kadar zor bir şey olduğunu anlayabildiğinizi açıklayarak beklemek hakkında konuşun. Çabalarını heyecanla karşılayın ve durumu ne kadar iyi idare ettiklerine dair onları övün.
* Özellikle çocuklar birbirlerine sinirlenmemek için size ihtiyaç duyuyorlarsa, oyuncaklar yüzünden çıkan kavgaları nasıl önleyeceğinizi düşünün. Sorun çıkacağını düşündüğünüz oyuncakları ve eşyaları ortalık durulana kadar birkaç günlüğüne sinsice ortadan kaldırabilirsiniz. Zaten kibarca paylaşmaya yanaşmayacakları bu oyuncakları ortalıkta bırakmak boğaya kırmızı bez göstermeye benzer.
Erken yaşlarda çocuğunuza öğrettiğiniz bütün bu davranışlar ve onu övmeniz paylaşmanın ne kadar iyi bir şey olduğunu bir şekilde aklına işlemesini sağlayacak ve ileride bunu rahatlıkla kullanabilecektir. Çocuğunuzun yaşına bağlı olarak, onun maddi şeyler yüzünden bir uyuşmazlık yaşamadan durumu farklı şekillerde nasıl idare edebileceği üzerine düşünmesini sağlayabilirsiniz.
Çok asabi olmadığı sürece üç yaşına kadar çocuğunuza müdahale etmek ve onu ortamdan uzaklaştırmak, bir kavgayı ortaya çıkmadan önce durdurmak için faydalı bir yoldur. Böyle bir durumda net bir biçimde “vurmak yok” gibi ifadeler kullanmalısınız. Böylece saldırgan davranışıyla uzaklaştırılmasını birbiriyle ilişkilendirmeye başlayacaktır.
Yaklaşık üç yaşından itibaren çocuklarınıza başkalarına vurmaması gerektiğini, bunu yapmasına izin vermeyeceğinizi ve böyle davranmamayı öğrenmesine yardımcı olmak için de mola yöntemi kullanacağınızı anlatabilirsiniz. Beş yaş civarına geldiklerindeyse anne babalar ilerisini planlayarak ve olası parlama anlarının önceden tahmin ederek, onlara yardım etmeliler. Anne babalar genelde çocuklarının hangi arkadaşlarına sinirli tepki verdiklerini bilirler. Bu nedenle duygularını kontrol edemediğinde, size gelip müdahalede bulunmanız için yardım isteyebileceğini ona söylemeniz faydalı olur.