Çağımızın en ciddi sağlık sorunlarının en önemli sebebi sigara… Toplumda sigaraya karşı yaşanan bilinçlenme kullanım oranlarını düşürse de ülkemiz nüfusunun yüzde 50’ye yakını hala sigara içiyor. Sigara karşıtı kampanyalarla bu oran düşmesi sevindirici olsa da, sigaraya başlama yaşının da düşmesi dikkat çekici. 31 Mayıs Dünya Tütünsüz Günü nedeniyle bilgi aldığımız Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Reha Baran, 13-15 yaş aralığında sigarayı deneyen çocukların yarısının tiryaki olduğuna dikkat çekiyor.
Bir kez deneleyenlerin yarısı sigaraya başlıyor!
Sigara ve her türlü tütün mamülü, ağızdan başlayarak tüm solunum yollarını birinci derecede etkiliyor. Solunum yolundan alındığı için en önemli etkiyi bu bölgelerde bırakan sigara, dudak, dil, gırtlak ve akciğer kanserine neden olurken, nefes borusu ve bronşlara da büyük zarar veriyor. Ayrıca uzun süre kullanımında solunum sisteminin tüm yüzeylerinde değişikliklere neden oluyor.
Bu durum kansere dönüşmese de birtakım hastalıkları beraberinde getirebiliyor. 10 yılın üzerinde sigara içen bir kişinin solunum sisteminin bu durumdan etkilenmeme ihtimali yok. Kişinin belirgin bir şikayeti olmasa dahi solunum yollarının herhangi bir enfeksiyondan etkilenme ihtimali içmeyen bir kişiye göre çok daha fazla. 31 Mayıs Dünya Tütünsüz Günü öncesinde Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Reha Baran, sigaranın neden olduğu hastalıklar ve dikkat edilmesi gerekenler hakkında bilgi verdi.
Başlama yaşı düşüyor
Ciddi bağımlılık yapan bu ürünlerin kullanım oranlarında son yıllarda başlayan kampanyaların da etkisiyle büyük düşüş yaşanıyor. Amerika’da 50 yıl önce yüzde 50’nin üzerinde olan sigara kullanım oranı yüzde 22’ye kadar geriledi. Ülkemizde ise 2000 yılında yüzde 55 civarında olan sigara kullanım oranı yüzde 45’e düştü. Bu rakamlar sevindirici gibi görünse de yeterli değil. Sigara kullanım oranlarında düşüş yaşanıyor olsa da başlama yaşı da aynı oranda düşüyor. Çocuklar henüz 13- 15 yaş civarındayken sigara içmeye başlıyor. Özellikle anne babaları tiryaki olan çocuklar sigaraya çok daha ılımlı yaklaşıyor. Psikolojik faktörlerin de etkisiyle erken yaşta sigaraya başlayabiliyorlar. Bu dönemde sigarayı bir kez bile içen çocukların başlama oranı ise yüzde 50’ye kadar çıkıyor.
Nikotini azaltılmış sigaranın sağlığa faydası yok
Nikotini azaltılmış sigara içenler aslında kendilerini kandırıyor. Çünkü ince ya da hafif sigara içmenin sağlığa hiçbir olumlu etkisi bulunmuyor. Hafif sigara içenler bu sefer de içtikleri miktarı artıyor. Kişinin sigara ile kendine verdiği zarar da aynı miktara geliyor.
Sigara içenlerin kansere yakalanma riski 80 kat artıyor
Günde 1 paketten 10 yıl boyunca sigara içen bir kişinin kansere yakalanma riski içmeyen birine oranla kansere yakalanma riski 80 kat daha fazla. Ancak kansere yakalanmak için kişini illa günde 1 paket sigara içmesi gerekmiyor. Çok daha az miktarda sigara tüketen kişiler de KOAH ya da akciğer kanseri olabiliyor. Kişinin genetik yapısı hastalıkların oluşumunda önemli rol oynuyor.
Sigarayı bıraktıktan 10 yıl sonra akciğer sağlığına kavuşuyor
Kişi sigarayı bıraktıktan hemen sonra, herhangi bir dumana maruz kalmazsa vücudunda hemen tamir başlıyor. Nabız sayısı ve kan basıncı normale geliyor, koroner arter hastalıklarına yakalanma ihtimali düşüyor. Sigara içen bir kişinin akciğer kanserine yakalanma ihtimali, sigarayı bıraktıktan 10 yıl sonra içmeyen bir kişiyle aynı seviyeye geliyor. Bu nedenle sigarayı bırakmak için hiçbir dönem geç değildir.