Arıcılık ürünlerinin antioksidan özelliklerini inceleyen İTÜ Gıda Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Dilek Boyacıoğlu, yenilenen bal tebliğinde etikette “Bir yaşın altındaki bebeklere bal yedirilmemelidir” uyarısının zorunlu tutulmasının önemli ve gerekli olduğunu vurguladı. Halen Avrupa Birliği ülkelerinde, sağlık otoriteleri bebeklere verilmemesi için bal kavanozlarına uyarıcı bir etiket koyma konusunda bir mevzuat geliştirmemişlerdir.
Ülkemizde daha önceki tebliğde yer almamasına karşın, bazı bal paketleyicilerinin tüketicileri bilinçlendirmek amacıyla isteğe bağlı olarak etiketlerinde bulundurdukları “12 aylıktan küçük bebeklerin tüketimi tavsiye edilmez” şeklindeki uyarı notuna, yeni tebliğ ile zorunluluk kazandırılmıştır.
Bebeklere bal verilmesindeki sağlık endişesi Clostridium (Cl.) botulinum mikroorganizması ile ilişkilidir. Bu bakteri balda gelişip çoğalamamasına karşın, balda kendini koruma altına almış formu olan spor formu bulunabilmektedir. Bu bakteri sporları bir yaşından küçük bebeklerin bağışıklık sistemi tam gelişmediğinden, bebeklerde hastalık etkeni olabilmekte ve bu durum bebek botulizmi olarak adlandırılmaktadır.
Bebeklerin sindirim sisteminde gelişme ortamı bulabilen bakteri çoğalmaya başladığı takdirde, toksin üretebilmektedir. Bu toksinlerin alımı sonucu ilk görülen etki kabızlık olmakta, daha sonra hareketlerde azalma ve sinir sistemine dair rahatsızlıklar şeklinde seyretmektedir. Bu bakterinin doğal olarak gıdalarda bulunabilmesi olasılığı ve balda sterilizasyon sıcaklıklarının uygulanamaması nedeniyle balda da var olabileceği endişesi nedeniyle risk göz ardı edilemez.
12 aydan büyük bebekler bağışıklık ve sindirim sistemleri yeterince geliştiği için, balı bir risk olmadan tüketebilirler. Yakın zamanda, Avrupa Birliği’nden bir komite, balda Cl. botulinum’un bulunma olasılığı hakkında bir çalışma yapmış olup, balın mikrobiyolojik incelemesinin baldaki spor konsantrasyonunun kontrolü açısından önemli olduğu; Cl. botulinum’un bulunma sıklığı ne kadar azalsa da, bu testlerin bebek botulizmini azaltmayacağı sonucuna varılmıştır. AB ülkelerinde sağlık otoriteleri bal kavanozlarına uyarıcı bir etiket koyma konusunda bir regülasyon geliştirmemişlerdir, halen gönüllülük esaslıdır.