Aile fertlerinin, çocuklarıyla yakınlık kurarken yaptıkları bazı hareketlerde istenmeyen sonuçlar ve yanlış algılar söz konusu olabiliyor.
Uzmanlar, bir çocuğun kimlik gelişiminde anne ve babanın varlığı, onların bir konu hakkındaki bakış açıları ile duruş ve tepkilerinin büyük önem taşıdığını belirtiyor. Bir çocuğun doğru ve yanlışları, sınırlarını ve sınırlarını korumayı yine ailesinden öğreneceği belirtiliyor. Babaların kızlarını dudaklarından öpmelerinin yadırgandığı ve doğal kabul edildiği ülkeler bulunsa da, bizim kültürümüzde bunların tepki gördüğü ve doğru bulunmadığı belirtiliyor. Habertürk'ten Ceyda Erenoğlu'nun haberine göre, Erişkin ve Çocuk Psikiyatrileri Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Nüket İşiten, “Böyle bir davranış çocuk küçükken fazla yadırganmasa da, bu durum belirli yaştan sonra tepki topluyor” diyor. Normal kavramının toplumdan topluma değiştiğine dikkat çeken İşiten, bazı toplumlarda küçük bir çocukta sevimli görülen davranışın büyüyünce tepki çektiğini söylüyor.
CİNSEL KİMLİK 3-5 YAŞ
Cinsel kimliğin kazanıldığı dönem; 3 5 yaş arası olup o dönemde cinsel kimlik, “Oedipus kompleksi” denilen süreç çözümlenerek yapılandırılıyor. Kız çocukların babaya, erkek çocuklarının ise anneye aktarımları olsa da, bu bilinen aşktan daha farklı değerlendiriliyor. Bunun, kişinin kendi cinsel kimliğinin karşı cinse, “aynalama” yapılarak kazanılma süreci olduğu belirtiliyor. Bu süreç sağlıklı atlatılamadığında, kişide bu döneme ilişkin takıntılar kalıyor. Psikolojik açıdan her gelişimsel dönemin kendine özgü ve çözümlenmesi gereken çatışmaları bulunuyor. Bireyin bunları sırasıyla ve aşamalı olarak yaşamasının, bir dönem yaşanan sorunun kendisinden sonra gelen dönemin daha rahat atlatılmasına neden olduğu belirtiliyor.
ÇOCUK İSTİSMARA AÇIK OLMAMALI
Cinsel kimliğin kazanıldığı dönemde, bu kimliğe yönelik aşırı vurgulamaların yapılması doğru bulunmuyor. “Arslan oğlum göster bakalım pipini” türü cümleler kurmak ve bazı yörelerde çocuğu severken cinsel ima, şaka ya da korkutmalarda bulunmak gibi. Tamamen yok saymak ve inkâr etmek de yanlış görülüyor. Her çocuğu, yaşına ve cinsel kimliğine uygun giydirmek ve davranmak gerekiyor. Bunun yanında vücudun “özel bölgeleri” olduğunun vurgulanması da büyük önem taşıyor. Çocuğa; özel bölgelere bakmanın, dokunmanın ve öpmenin her yerde herkesle olamayacağının öğretilmesi ve özel kavramından anlaşılması gerekenin açıklanması gerekiyor. Böylece çocuk hem kendi bedenine ve kimliğine saygı duyup sahiplenmeyi hem de kendini korumayı öğreniyor. Aksi halde bu değerlerin oluşmadığı, oluşsa bile zedelenebileceği belirtiliyor. Dr. Nüket İşiten, bu eğitimi almayan çocukların istismara açık hale geleceklerini söylüyor.