Deri üzerindeki koyu bir renk değişikliği doğuştan olabileceği gibi sonradan güneş lekesi, yaşlılık lekesi, hamilelik lekesi, sivilce sonrası izlerle beraber leke, çillenme, herhangi bir deri hasarlanması sonrası gelişlen leke, iyi veya kötü huylu deri tümörü olabiliyor.
Dermatolog Dr. Burcu Yamangöktürk Solak, lekede tedavi planlamadan önce lekenin teşhisi doğru yapılması gerektiğine dikkat çekiyor. Leke, dermatolog tarafından değerlendirilmelidir diyen Solak, basit bir güneş lekesi ile deri tümörü ayırımı tedavi planı açısından doğru yapılması gerektiğinin altını çiziyor.
Güneş lekeleri sadece kozmetik nedenlerden tedavi edilirken, bir deri tümörüne cerrahi çıkarma, belki medikasyon ve takip gerekebiliyor.
Yaz aylarının ardından güneş sonrası ortaya çıkan ya da iyice belirginleşmeye başlayan güneş lekeleri oldukça yaygın bir problem olduğunu belirtilirken, güneşe yoğun maruziyet ya da solaryumun ardından deri kendisini korumak için daha çok melanin pigmenti üretiyor.
Kadınlarda daha sık görülüyor ve genellikle yüzde daha çok güneş alan dudak üzerlerinde, yanaklarda ve alında yerleşiyor. Çillenme de ise yine kahverengi deri seviyesindeki lekeler özellikle güneşli dönemlerde yanaklar, burun üzeri, çene ve alında belirginleşir ve güneşin etkisini kaybetmesiyle gerilemeye başlıyor.
Bazen ağızdan alınan bazı ilaçlar, deriye sürülen bazı kozmetikler, parfümler veya bitkisel temaslarla beraber güneş maruziyeti deride reaksiyonlara ve renk koyulaşmasına neden olabiliyor. Hormon içerikli ilaçlar kullanılırken ve yine hamilelik döneminde melanin pigment üretiminde özellikle güneş gören yerlerde artış olabiliyor.