Sağlık Bakanlığı İlaç Eczacılık Genel Müdürlüğü tarafından aktarlara yasak geliyor.
Sağlık Bakanlığı İlaç ve Eczacılık Genel Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Levent Altun, bilinçsizce kullanılan bitkisel ürünlerin insan sağlığına "yarar" değil "zarar" verdiğini söyledi. Bitkisel ürünlerin kullanılmasının hastalar kadar sağlıklı kişiler için de oldukça tehlikeli olduğunu vurgulayan Altun, bu nedenle aktarlarda bitkisel ilaç satışı ile ilgili yeni düzenlemeler yapılacağını belirtti.
Altun, her bitkinin tıbbi bitki olmadığına, tüm bitkilerin tedavi edici özelliği üzerinde bilimsel verilerin oluşturulması gerektiğine dikkati çekerek, bilinçsiz ve kontrolsüz kullanımından kesinlikle kaçınılması gerektiğini vurguladı. Faydaları saymakla bitmeyen sarımsağın kanın pıhtılaşmasını engelleyici özelliğe sahip olduğunu anlatan Altun, gıda olarak kullanıldığında vücudun onu tolere edebildiğini, ancak kapsül haline geldiğinde mutlaka hekime danışılması gerektiğini söyledi.
Altun, hipertansiyonu olan birisinin meyan bitkisi tüketmesinin ölümüne neden olabildiği uyarısında bulunarak " dedi. Bitkilerin doğru yerden ve doğru şekilde toplanmasının da önem taşıdığını vurgulayan Altun, doğadan toplanmış haliyle bitkinin tedavide kullanılmasının doğru olmadığını, asfalta yakın yerden toplandığı zaman bitkide ağır metaller meydana gelebildiğini ifade etti.
Altun, bitkinin mevsime bağlı olarak içeriğindeki kimyasal bileşiklerin ve yüzdelerinin farklı olabildiğini belirterek, bu nedenle bitkinin kültüre alınması ve standardize edilmesi gerektiğini söyledi. Kapsül, draje gibi formlara getirildikten sonra da ürünün Sağlık Bakanlığı üzerinden ruhsatlandırılması gerektiğini vurgulayan Altun, "Çünkü bunlar artık gıda takviyesi değildir, gıda takviyesi tanımının dışına çıkmıştır" diye konuştu. Altun, bitkilerde kurutma şeklinin de sağlık açısından önemli olduğuna işaret ederek, "Bitki uygun ortamda kurutulmadığında, son derece tehlikeli olan toksinler üreyebilir. Bunlar, zehirli bileşiklerdir. Kansere kadar varabilen vakalar olabiliyor" dedi.
14 ürün toplatıldı
"Bitkisel ürünlerin zararı yoktur" anlayışının gerçekle örtüşmediğini dile getiren Altun, "Bitkisel ilaçlar konusunda bir kaos var. Bitkisel ilaçlar sentetik ilaçlardan farklı değil, hatta çok daha tehlikeli. Çünkü, sentetik yani kimyasal ilaçlardaki bir ya da bir kaç tane bileşiğin ne olduğu biliniyor. Bitkisel ilaçların içerisinde ise birçok beraberinde oluyor ve bu bileşikler birbiri ile etkileşime girebiliyor ve kimyasal reaksiyon oluşabiliyor. O zaman da geri dönüşümü olmayan ölüme kadar varabilen sonuçlar ortaya çıkıyor. Bu yüzden tedbirli olunması gerekiyor" diye konuştu.
Altun, "gıda takviyesi adı altında çıkan ürünlerin üzerinde herhangi bir tedavi edici özelliğinin olduğu yönünde bilginin yer almaması" gerektiğini ifade ederek, "İçinde Tarım Bakanlığından izinli ve internet üzerinden satışı yapılan herhangi bir izne sahip olmayan ürünlerin de bulunduğu 14 ürün toplatıldı.
Genel ağırlıklı olarak zayıflama ve cinsel gücü artırıcı özellikli ürünler. Bizden izin alıp toplatılan ürünümüz yok. Bunlar, Tarım bakanlığından izin alırken, gıda takviyesi olarak izin alıyor, piyasaya çıktıklarında tedavi edici özellik belirtiyorlar" dedi. İnternet ya da televizyon kanalları üzerinden ilaç satışını takip eden bir şubelerinin bulunduğunu dile getiren Altun, bu tür yerlerden satışı yapılan
ürünlere hiçbir şekilde itibar edilmemesi gerektiğini söyledi.
"Aktarların bitkisel karışım hazırlaması ve önermesi yasak"
Aktarların bitkisel karışım hazırlamasının ve önermesinin yasak olduğunu" belirten Altun, aktarlardaki ürünlerin üzerinde "tedavi edici özelliği bulanan etiketli ürünlerin bulunmasının yasak" olduğunu vurguladı. Altun, tedavi edici etiketli ürünlerin mutlaka hekim ya da eczacıya danışarak alınması gerektiğinin altını çizdi.
Altun, hamile, emziren kadınların ve çocukların bitkisel karışımları kullanmasının çok daha tehlikeli sonuçlar doğurabileceğini vurgulayarak, "Bazı bitkisel ürünler hamileliğin kritik olan ilk döneminde düşüklere neden olabiliyor. Sağlık Bakanlığı tarafından ruhsatlandırılmış bitkisel ürünler hiçbir şekilde aktarlarda satılamıyor, Tarım Bakanlığı üzerinden gıda takviyesi izni almış ürünler satılabiliyor. Aktarlarda hangi bitkilerin bulunamayacağına dair bir listemiz var, o ürünler satılamaz. Geleneksel bitkisel tıbbi ürünler yönetmelik kapsamı içerisinde kılavuzlar çıkardık" diye konuştu.
"Aktarlarla ilgili genelge revize edildi"
Altun, aktarlarla ilgili olarak 1985 yılında çıkan genelgenin revize edildiğini belirtti. İlgili genelgede birtakım kuralların konulduğunu, revizyonda ise bu kuralların güncelleştirileceğini anlatan Altun, şunları kaydetti: "Buna ilave olarak genelge içinde yer alan ve satılması kesinlikle mahsurlu olan bitki sayısının daha da artırılması hedefleniyor. Tarım Bakanlığı tarafından hazırlanmış olan bir pozitif ve negatif liste var. Bu liste içerisinde pozitif listeye dahil olan bitkilerin sayılarının artırılmasına yönelik komisyonlarımızca çalışmalar yapılıyor.
Önce kendi Bakanlığımız içindeki komisyonumuzda bu tür bitkiler neler olduğu, bitkilerin listelenmesi üzerinde çalışmalar devam ediyor. O çalışmalar bittikten sonra Tarım Bakanlığı ile görüşmeler yaparak, mevcut listeyi güncelleyeceğiz. Böylece, aktarlardaki listedeki bitkilerin sayısını artırırsak, tıbbi bitki olan bitkilerin bulundurulmasını engellemiş olacağız.
Aktarlarda satılan sarı kantaron, uygun kullanılmadığında son derece tehlikelidir. Antidepresan özelliğinden dolayı bitkisel ürün haline getirilmiş olarak bulunan ürünler var. Enginar adını verdiğimiz, yapraklarından hareketle elde etmiş olduğumuz karışımı, bir bitkisel ilaçtır. Ginsengler, çok tehlikelidir. Meyan, tansiyon yükseltici bir özelliktedir ve dolayısıyla kullanımı risklidir. Zayıflama ürünlerinde, kalp damar hastalıklarını etkileyecek bitkiler bulunabiliyor. Bunlar, listeye etkilenecekler arasında yer alıyor. Revizyon işleminin, çok yakın bir zamanda tamamlanmasını öngörüyoruz."