Öncelikle çocuğunuzun televizyon seyretmesine ve/veya bilgisayarda oynamasına ne kadar süre ve hangi aralıklarla izin vereceğinize karar vermelisiniz.
İşte bunun için size bazı ipuçları:
- Teknoloji ve içeriğiyle ilgilenin.
- İçerikle ilgili çocuğunuza yardımcı olmaya çalışın ki çocuğunuz iyi olanı kötü olandan ayırt edebilsin.
- Düşünmeden ani tepkiler vermekten kaçının. Örneğin “bu program şiddet içeriyor, hemen kapatmalıyım” gibi davranışlarda bulunmayın.
Doğal olarak aileler çocuklarının çok fazla televizyon seyretmelerinden veya bilgisayar başında çok fazla oyun oynayıp MSN’de sohbet etmek için uzun zaman geçirmelerinden endişe duyarlar. Fakat ne kadar bir süre “çok fazla” sayılabilir. Çocukların elektronik medyayla haşır neşir olması tamamen çok kötü olarak tanımlanamaz. Hatta bazı araştırmalar bu tarz oyunlarla ilgilenmenin olumlu sonuçlar doğurabileceğini ortaya koyuyorlar. Bu her zaman, sadece tek başına yapılan, hareketsiz ve asosyal bir etkinlik olmayabilir; aksine çok önemli el göz koordinasyon becerisi gerektirir. Yapılan araştırmalara göre ekran karşısında ara vermeden 50 dakikadan fazla oturulmamalıdır.
Televizyon söz konusu olduğunda hemen hangi programın çocuğunuz için “faydalı” olacağı gündeme gelir. Çocuklara özel eğitim programlarının yanı sıra gençlik dizilerinin de savunucuları vardır. Aslında hem çocuklar hem de bizler ekran bağımlılığı tehlikesi karşısındayız. Önemli olan bu pasif, tek başına geçirilen zamanlarla ailecek yapılan aktivitelerin dengeli bir şekilde ayarlanmasıdır.
Hangi yaklaşımda olursanız olun, mutlaka çocuğunuzu izlemeli ve durumun aşırı bir hal aldığını düşündüğünüzde, yani çocuğunuzun sarardığını, donuklaştığını gördüğünüzde süreyi sınırlamalısınız. Evet, televizyonlar ve bilgisayarlar kullanılması, incelenmesi gereken teknolojik araçlardır; ancak pasif-alıcı olarak ekrana bakmak, o sırada çocuğunuzla konuşuyor olsanız bile, birlikte oyun oynamanın, birlikte farklı etkinlikler yapmanın yerini asla tutamaz.