Eşinizle aranızdaki ilişkinin, sevgi ve yakınlığı ya da kini ve öfkeyi ifade etme becerinizin çocuğunuzla ilişkinizi, onun gelişimini nasıl etkilediği üzerine bir yazı okuyacaksınız.
Aşağıdaki sorular çocuğunuzla ilişkiniz ve bu ilişkideki rolünüz hakkında da düşünmenizi sağlayacak:
*Çocuklarınızı tek tek nasıl tanımlıyorsunuz?
*Çocuklarınızın her biriyle ilişkinizi nasıl tanımlıyorsunuz?
*Bir anne baba olarak kendinizi nasıl tanımlıyorsunuz?
*Eşinizi nasıl tanımlıyorsunuz?
*Eşinizle (ya da eski eşinizle) olan ilişkinizi nasıl tanımlıyorsunuz?
*Bir eş olarak kendinizi nasıl tanımlıyorsunuz?
*Siz ve eşiniz birbirinizden ne istiyorsunuz?
*Aile hayatınızda öncelikle neleri değiştirmek istersiniz?
*Sizce istediğiniz değişiklerin önündeki engeller neler?
İki yetişkin arasındaki sevgi dolu bir ilişki son derece kişiseldir ve bireyler geliştikçe birçok değişim geçirir. Kimi zaman insanlar birbirlerinden ayrı düşer ya da birbirine paralel çizgilerde ilerlediklerini ama iletişim kurmayı unuttuklarını fark eder.
Halihazırdaki ilişkinizden memnunsanız, sevildiğinizi biliyorsanız, sevginizi eşinize ve çocuklarınıza ifade edebiliyorsanız olumlu yönde bir değişim yaratmak sizin için daha kolay olacaktır.
Parçalanmış bir ilişki içinde olduğunuzu hissediyorsanız, bu duruma ciddiyetle yaklaşmanın vakti gelmiş olabilir. İlişkinizdeki sorunları anlayıp halletmek için tarafsız bir göze ihtiyacınız olduğunu düşünüyorsanız profesyonel destek almaktan çekinmeyin.
Peri masallarındaki gibi bir mutluluğun hayalini ne kadar kurarsak kuralım, hiçbir aile mükemmel değildir, mükemmel olması da gerekmez. Mükemmel bir ortamda öğrenmeye, gelişmeye ve farklılıklara pek yer yoktur. Fakat bazı insanlar diğerlerinden daha fazla trajedi yaşamıştır; anne babaların hepsi de kendi yetişme çağlarında rol modellerinin en iyisine sahip olmamış olabilirler. Acı verici de olsa, geçmişinizle yüzleşmeniz, geçmişinizin bugününüz üzerindeki etkisini anlayıp kabul etmeniz, geçmişin olumsuz etkilerinden sıyrılabilmeniz için hayati önemdedir.
Hayatınızı çocuğunuzun üzerinden yaşamayın ve kendi hayatınızdaki hayal kırıklıklarını çocuğunuza yansıtarak onarmaya çalışmayın.