Ver ve al
Özellikle okul öncesi çocukların, kendilerine iyi davranan çocukları arkadaş olarak görmeleri çok kolaydır. Birçok olgunlaşmamış birlikteliğin bozulmasının ve gelişememesinin nedeni de budur. Dolayısıyla bütün başarılı ilişkilerin, almak ve vermek yani iki yönlü bir süreç üzerine kurulu olduğunu anlamaları çocuğunuz için önemli bir noktadır. Elbette övülmek, kucaklanmak, takdir edilmek ve etrafımızdaki insanlardan küçük armağanlar almak, kendimizi harika hissettirir.
Her şeyden öte kendimizi sevilmeye değer insanlar gibi hissetmek için belli bir seviyede sevgi, saygı ve onaylanmaya ihtiyaç duyarız. Ancak burada altı çizilmesi gereken önemli bir husus devreye girer. Bizler psikolojik ve duygusal anlamlarda "okşanmalara" ihtiyaç duyarken, karşı tarafın benzer beklentilerini karşılayabiliyor muyuz? Diyelim ki, oğlunuz kendisine iyi davranmadığı için arkadaşıyla artık oynamıyor. Önce çocuğunuzun arkadaşına karşı tutumundaki değişikliğin arkasında ne olduğunu anlamaya çalışın. Sonra da ona, arkadaşlıkların ince davranışlar görmek kadar onlara da iyi davranarak devam edebileceğini ve yapılması gerekenlerin iki taraflı olduğunu kibarca hatırlatın.
Çocuğunuz size nezaket gösterdiği zaman mutlu olduğunuzu görmesini sağlayarak bu fikri destekleyebilirsiniz. Okul çağı öncesindeki çoğu çocuk, anne babasını memnun etmeye heveslidir (en azından okula başlayana kadar!); bu yüzden bu dönemin onun içindeki iyilikseverliği ortaya çıkarmak için iyi bir fırsat olduğunu düşünerek hareket edebilirsiniz.
Çocuğunuz oyuncaklarından birini size verirse ya da şekerlerinden birini siz istemeden ikram ederse, ona gülerek, sarılarak ya da öperek memnuniyetinizi gösterin. Bu yöntemler uygulandığında, birisine gösterilen kibarlığın ve saygının karşılık bulacağını ve vermenin de almak kadar tatmin edici olduğunu öğrenecektir.