Londra Ekonomi Okulu’nda Sosyolog olan Catherine Hakim, “Honey Money” (Tatlı Para) isimli bir kitap yayınlamış. Ve bu kitap şu an tüm dünyada tartışmalara yol açmış durumda. Neden mi?
Catherine’in kitabında güzel insanların çirkinlere oranla daha fazla para kazandığından bahsetmesinden değil bunun nedeni, Catherine’in kadınlara erotik sermayelerini kullanmalarını öğütlenmesinden.
Bence, sadece bundan dolayı da değil. Catherine’in insanları güzel ve çirkin olarak kategorilere ayırıp, etiketleme çabasından.
Hem kadın olup, hem de kadınların zekalarını değil cazibelerini kullanarak başarı elde etmesini savunmak ne yaman bir çelişkidir!
Üstelik güzellik tartışılabilir bir konudur. Catherine kendisini hali hazırda güzel olarak düşünüp çirkinlere tavsiyeler verebilir. Benim beğenime göre Catherine de çirkinler grubunda. Merak mı ettiniz? Bakın:
İşte erotik sermaye budur! (Sayın okur, normalde insanların görünümü hakkında dedikodu yaptığımı sanmayınız. Konu insanların görünümü olunca mecbur kaldım.)
Şaka bir yana… Bu kızıl şaçlı kadın erotik sermaye derken ne demek istiyor?
“Hepimiz erotik sermayeye sahibiz ve bu sermaye altı kategoriye ayrılıyor: güzellik; cinsel çekicilik; albeni, flört etme, zarafet gibi sosyal beceriler; formda olma, sosyal enerji ve iyi bir mizaca sahip olmanın karışımı olan canlılık; kıyafet, takı vs içeren sosyal görünüm; ve seksüalite.”
Kendisi bunlara çok dikkat ediyor. Onunla röportaj yapmaya gelen gazeteciye “Müsaadenizle, benim gidip saçlarımı taramam gerekiyor” diyor, gazeteci zaten taranmış saçlara huşu içinde bakarken.
Özetlersek, diyor ki “güzel giyin, makyaj yap, esprili ol, zayıf kal, minik flörtler yap… Böylece iş yerinde daha fazla para kazanabilirsin çünkü insanlar senin dış görünümüne bakmaktan, aklına ve yeteneklerine bakmayı ihmal edecekler”.
Ben bir kadın olarak, böyle bir görüşü reddediyorum.
Buna benzer bir konuda Teksas Üniversitesi’nden Prof. Daniel S. Hamermesh de bir makale yayınladı. Bu adam da yazdığı çok sayıda kitapta güzelliğin nasıl paraya çevrilebileceğini anlatmış.
Profesörün dediğine göre güzeller, çirkinlere göre hayatı boyunca ortalama 230 bin dolar daha fazla para yapabiliyormuş. Müşteri daha çekici görünen tezgâhtarı tercih ediyor, mahkemede jüri üyeleri çekici avukatları daha bir can kulağıyla dinliyormuş.
Çirkin Betty filminde oynayan Betty Suarez’in güzel hali ve çirkin hali
Bu durumda çirkinlerle güzeller arasında bir adaletsizlik oluyor. Akıllı profesörümüz de bu konuya kendi aklınca çözüm getiriyor: “Çirkinler de aynı dini ve etnik azınlıklar ve engelliler gibi yasal koruma altına alınsın”.
Çok basit! Yalnız, birkaç sorum olacak. Kim güzel, kim çirkin, bunları kim belirleyecek? Çirkin olarak belirlenen kişiler çirkin olduklarını kabul edecekler mi, etmezlerse ne olacak? Örneğin çirkinler de güzellerin başvurduğu işlere başvurabilecekler mi? Ya da bu konuda yeni düzenlemeler mi yapılacak? Alışveriş yaparlarken (pozitif ayrımcılık anlamında) çirkinlere indirim yapılacak mı? Mesela, Victoria’s Secret’tan süper seksi bir iç çamaşırı alırken, “ay, canım ya, aslında 50 dolar ama, hadi sen 30 versen yeter” şeklinde “bu da sevinsin kııızz…” mantığında bir cevap alacak mı?
Şimdi biz böyle haberleri okuyunca sinirleniyoruz ya… Yok, sinirlenmeyin! Bu iki olay ile Hilal Cebeci arasındaki 7 benzerliği bulun ve gülün!
Çünkü siz burada sinirlenirken, Catherine Hakim ve Daniel S. Hamermesh güzel de olsalar, çirkin de olsalar parayı kırıyorlar!