Okunma Sayısı: 10725
CANLI YORUMLAR

KADIN KADININ KURDU MUDUR?

En büyük kazık kadınlardan

Kadınlar arasında geçmişten bu yana gizliden gizliye bir rekabetin olduğu herkes tarafından dillendirilir. Her ne kadar gizliden gizliye desek de herkesin bildiği aslında giz ya da sır değildir. Bu sözün sürekli ve yersiz telaffuz edilmesi aslında kadınlar üzerinde ciddi bir baskı oluşturduğu su götürmez bir gerçek olarak karşımıza çıkıyor.

Genelde sokakta, bir mekanda otururken, yemekte ya da işte kadınların gözü yine kadınların üzerindedir. Kadınlar he ne kadar kabul etmese de, aslında bir erkek için ya da kendi için değil diğer kadınlar için giyinir mesela. Karşısındaki kadının nasıl göründüğü ya da karşısındaki kadına nasıl göründüğü bir kadının her zaman umurundadır. Sevgilisi ya da kocası yanında olan bir kadın, ortamdaki diğer kadınları adeta keskin bir nişancı edasıyla keser ve deyim yerindeyse tepeden tırnağa süzer. Kadınların az zamanda kurdukları bu göz teması erkeklerin bile dikkatinden kaçmaz.  

Son olarak Black Swan’da izlediğimiz  Natalie Portman ve Mila Kunis’in canlandırdığı iki balerin arasındaki kıyasıya rekabette aslında kadın çekişmesine güzel bir örnek olarak gösterilebilir. Bu durum kadınların iş hayatında birbirlerine karşı ne kadar acımasız olduğunun da açık bir kanıtı gibi görünüyor.  

Erkeklere göre ise kadınların birbirine destek olarak ilerlemesi, başarı yolunda organize olarak hareket etmesi, gerçeğe dönüşmesi güç bir ütopyadan öteye geçemeyecek bir durum.

Konuyla ilgili en çok söz sahibi olanlar ise yine kadınlardır. Yani kadınların demesi o ki: “Kadın kadının kurdudur.”

Toplumda kanaat önderi olarak bilinen yazar, siyasetçi ya da sanatçılar ise bu konuda ikiye ayrılmış durumda. Kimilerine göre kadın kadının kurdudur, kimilerine göre ise kadınlar gayet iyi geçinen, hatta ılımlı, sıcak, sevecen ve birbirine yardım etmek için büyük özveri gösteren varlıklardır. Ne diyelim, o zaman, kadın kadının kurdudur ama göreceli!!!

Çoğu zaman köşe yazılarına, tv programlarına, kitaplara konu olan bu mevzu, daha çok tartışılacaktır. Habertürk yazarlarından Gülin Yıldırımkaya’nın kaleme aldığı bir yazısında, kadın kadının kurdu mudur? Sorusunu ünlü isimlere yöneltiyor. İşte ünlülerin ünlü özdeyişe yaklaşımları:

İlişki Danışmanı/Yazar İlhan Uçkan: Kesinlikle kadın kadının kurdudur. Zira bir erkeğin göremeyeceği kadar hemcinsinin davranışlarını okur. İşyerlerinde cinsiyet faktörünü artı puan olarak haneye eklemeye meyilli olan hemcinslerini daha iyi izleyebildikleri için özellikle kıran kırana bir rekabet gibi görünebilir bu davranış okuma. “Sen poponu sallayarak bir yere geliyorsan, ben de sana çelme takarak bir yere gelebilirim” diye düşünür biraz paranoyak, herkesi kendi gibi bilen bir kadın. Her kadın kendi krallığının hükümranıdır. Diğer hükümranlarla olsa olsa diplomatik ilişkiler kurar. Diplomasi ise oyun teorisinin kurallarına göre işler. Yani kalıcı dostluk yerine, duruma göre değişen ve geçici olacağı muhakkak işbirliği olabilir.

En büyük kazıkları kadınlardan yedim

Habertürk Yazarı Balçiçek İlter: HEM erkeklerden şikâyet ediyoruz hem de birbirimizi yiyoruz. Meslek hayatımda da, sosyal ilişkilerimde de en büyük kazıkları kadınlardan yemişimdir. Üstelik bazen destek olup arkasından koştuğunuz kendinizden küçük hemcinsleriniz bile bir anda size düşman olabilirler. Sebebini yıllardır bulamam. Galiba biz kadınlar takım oyunu denen şeyden habersiziz. Kendimizle uğraşmaktan bıkmıyoruz, bir sürü kompleksimiz var, bunları da başkalarını hayat tarzlarını, giyimlerini, başarılarını ya da yenilgilerini kötüleyerek yok etmeye çalışıyoruz.

Pınar Eczacıbaşı: İş dünyasında erkeklerin de kadınların da insan kurdu olduklarını düşünüyorum. Tepeye çıktıkça insanlar üzerinize oynuyor. Emek ve yeteneğiniz göz ardı edilip, başarınızın altında başka nedenler aranarak kariyeriniz sorgulanıyor. Özellikle kadınlara yapılıyor ve erkekler kadar kadınlar da hemcinslerini bu şekilde sorguluyor. Kurda kurdu vurdurup, doğru insanları desteklemezsek, hepimizin başına aynı şey gelebilir.

Oyuncu Doğa Rutkay: “Kadın kadının kurdudur” düşüncesine katılmıyorum, böyle bir tecrübem de olmadı. Çevremdeki kadınlarla ilişkim hep sevgi saygı çerçevesinde devam etmiştir, bana kötü deneyim yaşatacak arkadaşlıklarım, iş hayatında olumsuz düşünmeme neden olacak kadın meslektaşlarım olmadığı için çok şanslı olduğumu düşünüyorum. Onlar olmadan olmaz. Bu karşılıklı bir durum, tabiatta da nasıl bir canlının canını yaktığında o da senin canını yakarsa, insanlar için de bu geçerli. Dokunmazsan, dokunmazlar. Bir arada yaşamanın sırrı bu.

Modacı Arzu Kaprol: Açık yüreklilikle söyleyebilirim ki, kadın kadının kurdu değil. Hanımların ve gaylerin çok ağırlıkta olduğu moda dünyasında,birçok hanımla bir arada çalışıyorum. Herkesin birbirini desteklediğini görüyorum. Tehdit değil destek var kadınlar arasında. Çalıştığım mankenler arasında da birbirinin ayağını kaydırmaya çalışanını görmedim. Aksine kadınlarla birlikte iş yapmanın bir şans olduğunu düşünüyorum.

 

  • Ann Boyutu
    
İLGİLİ HABERLER

Yorum Yaz

Yasal Uyarı:Bu iletişim platformunda yorum yazanların, bilgi ve düşünce paylaşanların veya herhangi bir kanaldan site veya ziyaretçileriyle iletişim kuranların görüş ve düşünceleri, site editörlerini, modaretörlerini ve site hazırlayıcılarını bağlamamaktadır. Bu görüş ve düşüncelerin sorumluluğu tamamen ilgili kişilere aittir. Sitemizde reklam unsuru içeren yorumlara ve yönlendirici linklere yer verilmemektedir. Yorumlarınızı yazarken lütfen bunu dikkate alınız. Aksi halde iletileriniz yayından kaldırılacaktır.

KATEGORİNİN HABERLERİ
8 YAŞINDAKİ JULIETTE
ZAMLARIN ARDI KESİLMİYOR
YANSIYAN AĞRI
OKULLAR ŞEHİR DIŞINA
HAMİLEYKEN SİZİ BEKLEYENLER
O KADAR DA SÜPER DEĞİLLER
ÜNLÜLERİN MAKYAJSIZ HALLERİ
Adınız:
Soyadınız:
Email:
Sikayet & Öneri:
Talebinizi Seçiniz :