Hepimizin bildiği gibi, çocuklar çevrelerindeki kişileri taklit ederek büyürler. Konuşmanız, hareketleriniz, diğer insanlara takındığınız tavırlar; bebeğinizin müthiş gözlem süzgecinden geçer.
Bebeğiniz çevreyle ve insanlarla bakarak, dinleyerek, dokunarak, koklayarak ilişki kurar. Duyuları ile dünyaya bir anlam verir. Onlar için öğrenmek, biyolojik bir ihtiyaçtır. Dolayısıyla bebek dünyaya geldiği andan itibaren çevresini anlama çalışmasını sürekli bir şekilde sürdürür. Basitten başlayarak gittikçe karmaşıklaşan zihinsel bir süreç geliştirir. Çocuğun çevreyi keşfederken kullandığı temel araçlarsa doğuştan getirdiği duyusal ve hareketsel yetenekleri.
Belki yetişkinlerin sıkça göz ardı ettikleri ya da bilmedikleri şey; bebekliğin, insanın yaşamında en duyarlı olduğu ve çevreden en fazla etkilendiği dönem olduğu. Bu dönemdeki iyi ya da kötü tecrübeler asla unutulmuyor ve ilerideki yaşamın temel taşlarını oluşturuyor. Bu dönemdeki eğitim eksikliklerini gidermekse ne yazık ki mümkün olamıyor. Elbette ki bebek büyütmek, sadece bakımını yapmak değil ona istenilen, arzulanan nitelikleri kazandırmaktır.
Çocuğun sağlıklı gelişebilmesi için gerekli sevgi ve şefkat ortamını, ilgi ve güven atmosferini sağlamak her şeyden önce gelmelidir.
Çocuğunuzun doğuştan itibaren kişilik sahibi olduğunu bilmeniz gerekir öncelikle. Bu da ona saygı göstermenizi gerektirir. Çocuğunuza yapacağınız asil insan muamelesi, ileride onu gerçekten asil bir insan yapacaktır.
Yazının başında da belirttiğimiz gibi, çocuklar taklit eder. Bu nedenle, verdiğiniz komutlardan ziyade sizden gördükleri ile kişiliğini oluşturur. Bu gerçek; anne-babaya önemli bir sorumluluk yükler: Çocuğunuzda görmek istemeyeceğiniz davranışlardan öncelikle kendiniz kaçınmalısınız. Çocuk gelişimi konusunda uzman kişilerin, psikiyatrların sıklıkla söylediği bir şeydir: Çocuğuna alkolün, kumarın zararlı olduğunu anlatan babanın kendisinin kumar oynuyor olması sözde savunulan değerleri ne kadar gerçekçi kılar? Ve bu tavrın üzerine çocuğun nasıl bir davranış geliştirmesi beklenir kendisinden?
Kısacası, çocuğunuzun yapmamasını istediğiniz şeyleri sizin de yapmamanız ve yapmasını istediklerini sizin de fazlası ile yerine getirmeniz en ideal olanıdır. Aile, bu zihniyete çocuklarının bebeklik döneminden itibaren sahip çıkıp bu doğrultuda hareket etmelidir.