Özgül fobiler, eskiden basit fobi olarak da bilinen, bazı durumlar veya nesnelerden duyulan mantıksız/aşırı korku olarak biliniyor.
Duyulan aşırı korku, hemen her zaman mantıklı bir korku değildir. Örneğin, kaza geçirme korkusu ile uçağa binememe ya da araç kullanamama. Çocuklarda özgül fobi tanısı koymak için, korkunun anlamsız olduğunun farkında olma şartı aranmalıdır. Özgül fobilerde korkulan belirli bir durum veya nesne olduğu için çoğu kez hastalar, belirledikleri taktikleriyle nispeten sorunsuz bir hayat yaratmış olabilirler. Korkulan nesne ya da durum, kaçınılması kolay ise, kişinin günlük hayatını kısıtlamıyor ya da günlük işlevselliğinde bozulmaya neden olmuyorsa bu duruma fobi denilmiyor.
Ancak özgül fobilerin birçoğu, kısa sürede ve kalıcı biçimde düzeltilebiliyor. Bu nedenle kendinizde veya çevrenizde gördüğünüz mantıksız korkular nedeniyle bir psikiyatri uzmanına başvurmanız yararlı olacaktır.
Hayvan fobileri: En sık görülen özgül fobi türüdür. En çok korkulan hayvanların başında kedi, köpek, kuş, böcek gibi hayvanlar geliyor. Hayvan fobisi olan insanların bir kısmı, o hayvanla kötü bir deneyimden sonra (örneğin köpek ısırması), fobilerinin başladığını ifade ediyor. Bir kısmında ise böyle bir başlatıcı bulunmuyor. Fobik hasta, tipik olarak kendine rahat bir gündelik yaşam sağlamaya uygun bir kaçınma davranışı geliştirmiş oluyor.
Yükseklik korkusu: İkinci en yaygın özgül fobi türü olarak biliniyor. Kişi yüksek binalara çıkamaz, yüksekten bakamaz, hatta odanın içinde pencereye yakın oturamaz. Yükseklik korkusu olan kişiler asansöre binmekten korkarlar, ancak içinde boğulmak veya hapis kalmaktan değil, yukarı çıktığı için. Yükseklik korkusu olanların birçoğunda uçak korkusu olsa da iki korkunun birbirinin aynı olduğu da söylenemiyor. Yükseklik korkusu olanların yüzde 20’si ise uçak korkusu tanımlamadıkları ortaya çıkıyor.
Kan ve yaralanma fobisi: Halk arasında “kan tutması” olarak da bilinen bir durum olarak açıklanıyor. Kan görünce rahatsızlık hissetmek çoğu insanda görülen bir özelliktir. Bazı hastalar “kan” lafını duyunca bile bayılabiliyor. Bazıları ambulans sirenini duyunca veya bir ameliyatın anlatılması ile de bayılma tehlikesi geçirebiliyor. Kan fobisi çoğunlukla diğer fobiler gibi çocuklukta başlıyor. Kan fobisi olan hastaların, ailelerinde aynı hastalığa rastlanma oranının çok yüksek olması da diğer özgül fobilerden önemli bir farkını oluşturuyor.
Yalnızlık fobisi: Çoğu kez evde tek başına kalmaktan korkudur. Akşamları ve gece artıyor. Gündüz tek başına kalabilen birçok hasta gece kalamayabiliyor.
Klostrofobi: Kapalı/basık yerlerden duyulan korkudur. Korkulan durumlara tipik örnekler arasında asansör, basık tavanlı odalar ve koridorlar, kapıları kapalı ve kalabalık otobüs, yeraltı çarşıları, metro, altgeçitler, oturulan oda kapısının kapalı veya kilitli olması gibi sayılabiliyor. Hastaların temel korkuları anılan yerde sıkışıp kalmak, çıkamamak, nefes alamamak, boğulmak gibi korkular olarak biliniyor.
Uçak korkusu: Bu kişiler uçağa bineceklerine çok daha uzun sürecek, daha eziyetli yolculuklar yapmaya razıdırlar. Uçağa binmek zorunda kaldıklarında uçağın düşeceğine dair şiddetli bir korkuları vardır.
Kaynak: www.genbilim.com , www.psikiyatri.org.tr