Organik beslenmeyi tercih edenlerin birinci amacı, vücutlarının yabancı kimyasallarla daha az kirlenmesini sağlamaktır. Organik ürünler yetiştirilirken hormon, antibiyotik, böcek öldürücü, suni gübre gibi sentetik kimyasallar kullanılmıyor. Bu durum, organik tarımdan elde edilen verimi belki biraz azaltıyor ama o ürünün daha sağlıklı, daha temiz olmasını, vücuda daha az toksik kimyasal sokmasını sağlıyor. Kısacası organik besinler benzerlerinden daha temiz!
DAHA LEZZETLİ
Organik besinlerin endüstriyel tarım ürünlerine göre daha lezzetli olduğu da bilinen bir gerçek. Doğada kendi olanaklarıyla yetişen besinler doğal tatlarını daha çok koruyor. Organik üretilmiş bir domatesin, kendi başına büyüyüp meyve veren bir elmanın tadı daha güzel ve gerçek oluyor. Organik sebze ve meyvelerin tahıl ve bakliyatın tadı da, kokusu da başka oluyor. Kısacası organik bir elma veya domates yiyince "elma gibi elma" veya "domates gibi domates" yemiş oluyorsunuz. Tadı da, kokusu da "tıpkı çocukluğunuzda olduğu gibi"!
DAHA BESLEYİCİ
Organik ürünlerde daha çok vitamin, mineral ve doğal antioksidan var. Doğada kendi şartları ile çevre ve diğer koşullarla mücadele ederek hayatta kalma savaşı veren bir besinin içinde onun direncini artıran antioksidanların miktarı da artıyor. Uzun lafın kısası, organik beslenmek yalnız güzel ve keyifli yaşamak için değil sağlıklı ve kaliteli bir hayat sürmek içinde faydalı gibi görünüyor. Organik ürünler bağışıklığı güçlendiriyor, direnç sistemlerine destek oluyor. Bu ürünlerde kanser tehdidi olmuyor, kanserden koruyan doğal antioksidanlar daha bol bulunuyor.
ALDIĞINIZ ÜRÜNÜ MUTLAKA KONTROL EDİN
Organik besinlerden istifade etmek istiyorsanız, bu ürünlerin satıldığı organik ürün pazarlarından ve organik ağırlıklı marketlerden yararlanabilirsiniz. Ürünlerin "organik ürün" sertifikası olup olmadığını (İMO Sertifikası) dikkatle kontrol etmek gerekiyor. Sertifikasız ürünleri satın almamak, Tarım Bakanlığı’nın onayını aramak şart! Bütün dünyada olduğu gibi bizde de ulusal ve uluslararası zincir perakende devlerinin çoğu yalnızca organik ürünlerin satıldığı bölümler oluşturdu. Bazı belediyeler organik pazarlar kurulmasını teşvik ediyor. Küçük şehirlerde bile sadece organik ürünlerin satıldığı "organik pazarlar" kuruluyor.
Öyle görünüyor ki, yakın bir gelecekte organik ürünler hayatımıza daha çok girecek. Yalnız yiyecek- içeceklerimiz değil, kullandığımız makyaj malzemeleri, giydiğimiz tekstil ürünleri hatta içtiğimiz meşrubatlar bile organik hale gelecek. Kısacası "organik bir yaşam"a hazır olun!