Okunma Sayısı: 11532
CANLI YORUMLAR

SÖZLERDE GİZLENEN KAYGI

Çocuğunuz ne demek istiyor

Kaygılandığımızda iki ayağımız bir pabuca girer ve ne dediğimizi bilemeyiz. Kaygımız geçtikten sonra dediklerimizden dolayı eleştirilmeyi kabul etmez ve karşı taraftan koşulsuz anlayış bekleriz.

-Çocuğumun gözü dışarı çıktı!

-Nasıl yani?

-Basbayağı… Gözü dışarı çıktı!

-Nasıl yani? Peki şimdi ne yapıyor çocuk?

-Oyun oynuyor.

-Nasıl yani? Göz çıktı tekrar içeri girdi ve çocuk oyun oynuyor mu demek istiyorsunuz?

-Evet.

-Abartıyor olmayın?

-Ne demek istiyorsun sen? Ne mecburiyetim var abartmaya? Sana “çocuğumun gözü dışarı çıktı!” diyorum. Ne laf anlamaz şeysin öyle!

Bu absürd konuşma bire bir yaşanmıştır. Bir tarafın sabrı ile zor bela sürdürülen konuşmanın sonunda anlaşılmıştır ki, çocuk okul servisine binmek üzere tam evden çıkarken birden sol elini, sol gözüne götürerek: “anne gözüm çıkacak gibi oldu!” demiş. Anne telaş içinde telefona sarılarak doktora ulaşmış ve yukarıdaki konuşma cereyan etmiştir. O arada servis gitmiş ve çocuk oynamaya başlamıştır. Daha sonra anlaşıldığı kadarıyla, sabahları servis gelince “gözün dışarı çıkma” olayı gerçekleşmeye devam etmektedir.

Yukarıdaki örnek kaygı içindeki bir annenin konuşmasından birebir alıntıdır. Sözcüklerin “lütfen bana kulak veriniz!” anlamında değerlendirilmeseler, hakaret olarak algılanacak üslupta ve yazıya yansıtılamayacak ağırlıkta olduklarını belirtmek isterim.

Çocuğun lisan yeteneğine gelince, anneden daha sınırlı olduğu açıktır.

Çocukluk çağında anksiyete varlığında ruhsal olduğu kadar bedensel sıkıntının ifadesinde de özel bir güçlük vardır. Yukarıdaki anksiyete halindeki annenin sözlerine bakılırsa, böyle bir durumda lisanın karşılıklı iletişimde olumsuz sonuçlar doğurabilecek öğeler içerme potansiyeli taşımakta olduğu açıkça görülür. Hatta amacın karşı tarafı koşulsuz anlamak olmadığı hallerde lisan başlı başına sorun teşkil edebilir. Anlaşılan kaygı içindeki bireyin ihtiyacı olan kendini anlatmaktan çok karşı tarafça anlaşılabilmesidir. Çocuk, bedeninde hissettiklerini sözel olarak yorumlamak kadar algılama konusunda da yetersizdir.

Anksiyete içindeki bir çocuk iç sıkıntısını dile getirebilmek şöyle dursun, bedensel sıkıntısının yerini dahi belirleyemeyebilir. O nedenle, bir çocuğun anksiyete içinde olduğunu, çocuğun sözlerinden çok davranışlarındaki şifrelerden anlamak gerekir. Yapılması gereken kendisi farkında değilse de yukarıdaki annenin beklentisinden farklı olmayıp, koşulsuz kabul olmalıdır.

Davranışı yorumlamak

Anksiyete varlığında çocukta ortaya çıkan iç organ sinyalleri ve bunlarınAnksiyete varlığında çocukta ortaya çıkan iç organ sinyalleri ve bunların davranışlara yansıması şöyle somutlaştırılabilir:

Uyku sorunları: Yalnız uyuyamaz, odasında ışığın açık kalmasını ister, uykuya geçmekte zorlanır, gece annesinin yatağına gelir. Genelde hırçın ve huzursuzdur, uyku sırasında da huzursuzdur: Döner, üstünü örtmez, diş gıcırdatır, ağlar, uyanır, konuşur.

Yemek sorunları: Yemek yemeyi tamamen reddedebilir, pürtüklü gıdayı reddeder hatta anne memesini reddedebilir. İştahsızdır, seçici yer, kusar, kendini kusturabilir.

Anneye bağımlılık: Annesinin eteğinden ayrılamaz, onu telefondakiler dahil, hiç kimseyle paylaşamaz, kimseyle konuşturmaz, adeta tırnaklarıyla sıkı sıkı annesine yapışır. Anneyi taciz eder: Saçını çeker, vurur, tekmeler, ısırır.

 Anksiyetenin ortaya çıktığı anlarda bedende görülen değişiklikler: Ağız çevresi beyazlaşır, yanaklar pembeleşir, cilt soğuk ve terlidir.

İtirazlar: Saç kesimi, tırnak kesimi ya da banyoda başından aşağı su dökülmesi sırasında etinden et koparılıyormuşçasına ağlar. Bunları yaptırmak istemez. Aşırı tepki verir.

Sosyal uyum: Bir şeyi mükemmel yapamayacağını düşünür, kendini yetersiz hisseder, bir aktiviteye başlamadan önce başarılı olamayacağı endişesi yaşar. Bir işe yaramadığı düşüncesine kapılır, çekingendir ve içine kapanmaya başlar. Kendini kabul ettirebilmek için aşırı tertipli ve temkinli, kibar ve sorumlu davranmaya yönelir.

Ev içi ilişkileri: Evde toplumdakinin tam tersine sorumsuz, vurdumduymaz, hırçın ve tacizkardır. Ya da düzen ve tertipte ısrarcıdır.

Arkadaş ilişkileri: Arkadaşını kaybetmemek için elinden geleni yapar, onu kimseyle paylaşamaz. Arkadaşlarına kendini kabul ettirebilmek için aşırı verici ve her şeye razı bir tutum izler. Kendine bir idol seçer onun etrafında pervane olur.

Akademik yaşam: Konsantrasyon sorunu yaşar. Dersin başına oturmakta zorlanır ve okula ilgisizdir. Yazısı aşırı muntazam olabilir. Ödevlerini yetiştiremediğinde altüst olur. Birinci olmaya koşullanır.

Not: 1. Hiçbir davranış tek bir parametre ile değerlendirilmez.

          2. Hiçbir davranışın tek bir nedeni vardır varsayımı ile yaklaşılmaz.

Davranışların anlamı sözlerde mevcut olsaydı zihin okuma yeteneğine gerek olmazdı. Oysa bugün için insan beynini hayvan beyninden ayıran ve onu deha seviyesine yaklaştıran en önemli özellik, tüm canlılara göre en gelişmiş sistemlere sahip olan zihin okuma yeteneğidir. 

 

Prof. Dr. Sabiha Paktuna Keskin/Çocuk Davranışlarındaki Korkuyu Tanımak ve Baş Etmek

Yazı Etiketleri

  • Ann Boyutu
    
İLGİLİ HABERLER
ALKOL ALIRKEN ABARTMAYIN
YENİ YIL ZEHİR OLMASIN
BEBEĞİNİZE YAKIN TAKİP
SEREBRAL PALSİ NEDİR?
HAMİLELİKTE KİLO KONTROLÜ
NE KADAR ARTIŞ NORMAL?
ADETİN HORMONLARA ETKİSİ
ASTIMI ETKİLİYOR MU?
SICAKLAR SİZİ HASTA ETMESİN
BUNLARA DİKKAT EDİN!
LOKUM TARİFİ SİL BAŞTAN
ORANLAR DEĞİŞİYOR
EGZERSİZİN BİR FAYDASI DAHA
BEYİN İÇİN NEDEN ÖNEMLİ?

Yorum Yaz

Yasal Uyarı:Bu iletişim platformunda yorum yazanların, bilgi ve düşünce paylaşanların veya herhangi bir kanaldan site veya ziyaretçileriyle iletişim kuranların görüş ve düşünceleri, site editörlerini, modaretörlerini ve site hazırlayıcılarını bağlamamaktadır. Bu görüş ve düşüncelerin sorumluluğu tamamen ilgili kişilere aittir. Sitemizde reklam unsuru içeren yorumlara ve yönlendirici linklere yer verilmemektedir. Yorumlarınızı yazarken lütfen bunu dikkate alınız. Aksi halde iletileriniz yayından kaldırılacaktır.

KATEGORİNİN HABERLERİ
ÇOCUKLARDA UYKU PROBLEMİ
ÇOCUKLARDA ÇEVRE ALGISI
PEPEE'YLE PORNO TUZAĞI
40 KERE SÖYLEYİNCE OLUYOR
İLGİLİ VİDEOLAR
BEBEĞİNİZ SİZE VE ETRAFINA DAİR NELERİ HİSSEDER?
BEBEĞİNİZİN GELİŞİMİNE YARDIMCI OLUN
12 - 24 AY ARASI BEBEKLERİN GELİŞİMİ NASIL OLMALI?
0 - 6 AYLIK BEBEKLER İÇİN OYUNLAR
YAŞLANMAK GÜZELDİR
2013 BAROK DESENLERİN YILI
ÇOCUKLAR BUNLARA BAYILACAK
Adınız:
Soyadınız:
Email:
Sikayet & Öneri:
Talebinizi Seçiniz :