Hâlâ boşanmayı yadırgayan, boşanmış çocuklu kadınlara inanamayan gözlerle bakan insanlar var günümüzde. Bu insanlar, zaman zaman tuhaf sorularıyla bekâr anneleri bunaltabiliyor, tıpkı aşağıdaki yazının sahibi olan bu Amerikalı blog yazarını bunalttıkları gibi…
“Eğer bekâr bir anne değilseniz, sizi hiç mi hiç tanımayan insanların bile ne denli kaba ve duyarsız olabildiğine şaşıracaksınız. Bekâr bir anneyseniz zaten aşağıda okuyacaklarınızın büyük bir kısmını duymuşsunuzdur.
- Babalarına ne oldu? Bu soru, birkaç nedenden ötürü beni deli ediyor: Birincisi, bu kimseyi ilgilendirmez. Ayrıca bu sorunun altında şöyle bir ima yatar: Bekâr bir annesiniz demek ki ya terk edildiniz ya dul kaldınız ya da kaderinizi değiştiremeyecek denli güçsüzsünüz. Babalarına ne mi oldu? Bakıcıya aşık oldu ve birlikte çekip gittiler… ‘Ruhsal aydınlanma’ yaşadı ve inzivaya çekildi. Cevabınız ne olursa olsun, soruyu soran kişideki yargı yaklaşık şöyle bir şeydir: ‘Adamın daha fazla evli kalmak istemediği bir durum olmuş, o yüzden kadın yalnız kalmış’ dürüst olmak gerekirse, karşı tarafta böylesi cinsiyetçi bir yaklaşım mevcuttur.
- Çocuklarınız bununla nasıl başa çıkıyor? Soruyu soranın üzgün ve acıyan yüz ifadesinden çıkardığım kadarıyla, ‘bununla’ ile ‘parçalanmış aile hayatınızın yarattığı kaos ve trajediyle’ demek istiyor aslında. Yani evde iki ebeveyn olunca hiç ama hiç kaos ortamı olmuyor değil mi? Boşanmış olduğum, çocuklarımın diğer çocuklardan daha az uyum sağlayacağı anlamına gelmez.
- Babaları size yardımcı oluyor mu? Bu sorunun her ay çocukların masrafları için bütçeme giren para miktarını mı ölçtüğünü, yoksa ‘Arabanın da haşatı çıkmış, bu aralar kendine de pek özen göstermiyorsun galiba… neyse sadece yokluğun nasıl bir şey olduğunu görmek istedim, böylece iki geliri olan bir ailem olduğu için kendimi daha iyi hissedebilirim.’ demenin bir yolu mu olduğunu çözemedim.
- Ah, yazık günah: Öyle mi? Bekâr bir anne olmak yazık günah bir şey mi? Kim için? Benim için değil. Yani bu da ‘of, berbat bir hayatın var’ demenin üstü kapalı yolu.
- Neyse, en azından çocuklar eski eşindeyken biraz nefes alıyorsundur: İşte bu konuda ben de kendimce espriler yapıyordum; boşanmış olmanın tek iyi tarafı hayatın müşterek olduğu zamanlardır, diye. Fakat dediğim gibi, bunlar sadece şakaydı. Yalnız başınıza geçirdiğiniz düzenli-planlı zamanlar hiçbir şekilde, yalnız anne olmanın getirdiği dezavantajları telafi etmiyor. Annelikte hiçbir zaman ‘mola’ yoktur. Sadece ne zaman çocuklar, evden bir günden fazla bir süre uzaklaşsalar o hiç geçmeyen endişe hâli vardır.”