Türkiye'de 1925 yılında 2 milyar 420 milyon adet olan sigara tüketimi yıllar içinde atarak 1999 yılında 114 milyar 400 milyon adetle en yüksek seviyesine ulaşırken, 2000 yılından itibaren başlayan düşüşle 2011 yılında 91 milyar 210 milyon âdete kadar geriledi.
Türkiye Yeşilay Cemiyetinin, Türkiye Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu ile TEKEL kayıtlarından derlediği bilgilere göre, Türkiye'de 1925 yılında 2 milyar 420 milyon adet olan sigara tüketimi, yıllar içinde aratarak 1999 yılında 114 milyar 400 milyon adet oldu. 2000 yılından itibaren düşmeye başlayan tüketim miktarları, 2011 yılında 91 milyar 210 milyon adet olarak gerçekleşti.
Sigara tüketimine ilişkin rakamları değerlendiren Türkiye Yeşilay Cemiyeti Genel Başkanı Muharrem Balcı, sigara yasağıyla ilgili yapılan düzenlemelere işaret ederek, ''TBMM'de 1995-1996 yıllarında sigara yasağıyla ilgili yapılan çalışmalar sonucunda, bu yıllardan itibaren sigara tüketimi önce durakladı, daha sonrada düşmeye başladı. 2007'de kapalı alanda sigara içilmesinin yasaklanmasıyla bu düşüş hızlandı'' dedi.
Balcı, 1945'li yıllardan itibaren askere giden herkese bedelsiz sigara verilmesiyle bağımlı bir kitle yaratıldığını savunarak, ''O kadar bağımlı hale geldikten sonra Tekel'de iyi kazanıyor. Özelleştirmeden sonra da sigara firmaları iyi kazanıyor. Türkiye'de sigara firmalarının 8 milyar dolar kazandığından bahsediliyor. Devlette 15 milyar lira vergi alıyor. Yani çok büyük bir sektör. Böyle bir sektörde en küçük teşvik milyar adetlere ulaşan sigara artışı demektir'' diye konuştu.
Kaçak Sigaranın Payı
Sigara tüketiminde 2007'den bu yana gözlenen yaklaşık yüzde 15'lik düşüşte, kapalı alanlarda sigara içilmesine yönelik yasağın yanı sıra bilinçlenmenin de etkisi olduğunu belirten Balcı, ancak bu rakamların kaçak sigaraya ilişkin verileri kapsamadığını kaydetti. Balcı şunları söyledi:
''İstatistikî olarak görülen azalma sevindirici ancak burada kaçak sigaranın payı görünmüyor. Kaçak sigaranın önemli bir rol oynadığını düşünüyoruz. İstiyoruz ki, devlet kaçak sigarayı önlesin ve bu rakamlar bizi tatmin etsin. Devletin yurda giren kaçak sigarayla ilgili bir çalışması yok. Köylülere sigara kaçakçılığı yapmaları konusunda göz yumulduğunu Uludere'de çok açık şekilde gördük. Kaçak sigarayı kattığımızda, tüketimdeki düşüşün daha az olduğunun görüleceğini düşünüyorum. Bir yanılsamaya meydan vermemek için kaçak sigara üzerinde durulması gerekiyor. Biz bu rakamlarla kendimizi avutursak. 'Ne güzel azaldı' dersek. Pazarlarda, meydanlarda, dükkânların önünde, polis ve zabıtanın gördüğü yerlerde satılan kaçak sigarayı görmezsek, bu oranlar aldatıcı olur. Kaldı ki, o kaçak sigaralar son derece kötü şartlarda üretilmiş. Daha fazla zararlı madde içeriyor. Ucuz olan bu sigaraları daha çok kadınlar ve dar gelirli gençler kullanıyor''
Türkiye'de erkekler arasında sigara kullanımının yüzde 49'u bulduğunu, bir doyum noktasına geldiğini ve inişe geçtiğini belirten Balcı, kadınlarda ise sosyal statü ve moda haline getirilen sigara kullanımının giderek arttığını ifade etti.
''Çakma ve Çıkma Dükkânlar''
Kapalı alanda sigara içilmesi yasağına ilişkin özellikle gece faaliyet gösteren eğlence mekânlarının yeterince denetlenmediğini belirten Balcı, ''Bütün kahvehanelerin, pastanelerin, birahanelerin ve meyhanelerin önüne naylon brandalı dükkânlar yapıldı. 'Çakma ve çıkma dükkânlar' diyoruz biz bunlara. Vergisini vatandaşın verdiği kaldırımların üzerlerine kuruldu. Bunların yapımının sigara firmaları tarafından karşılandığını duyuyoruz. Bunun engellenmesi lazım'' dedi.
Türkiye'de yılda yaklaşık 120 bin kişinin sigaraya bağlı hastalıklardan hayatını kaybettiğini belirten Balcı, ''Burada yüzde 10'luk, yüzde 15'lik bir düşüş evet çok önemli bir düşüş gibi görünüyor ama 120 binin yüzde 10'u düşüldüğünde bile 100 binin altına inemiyorsunuz. Bu Türkiye açısından çok büyük bir facia'' dedi.
Sigara tüketimindeki düşüşün belli olduğunu ama sigaraya başlayanların oranının bilinmediğini belirten Balcı, kumar, alkol ve uyuşturucu gibi bağımlılıkların bir birini tetiklediğini, bu bağımlıklarla etkili bir şekilde mücadele edilmediği zaman sadece sigarayla savaşmadan yeterli bir sonuç alınamayacağını kaydetti.
Zararlarını Bile Bile İçiyoruz
Türkiye'nin Avrupa'da en çok sigara tüketen 2. ülke olduğunu belirten Balcı, Türkiye'nin sigaranın zararlarını bilme noktasında ise ilk sırada yer aldığını ve tüketicilerin bile bile sigara içtiğini söyledi. Muharrem Balcı, şunları dile getirdi:
''Biz, sigaranın üretimine karşıyız. Her türlü bağımlılık yapan madde, insanları köleleştirir, insanlığından çıkarır ve özgürlüğümüzü çalar. Dolayısıyla bütün bunları yapan insanlar, insanlığa karşı suç işliyor. Sigara ve alkol bağımlılığı üretmekle, insanlara işkence etmek, köle ticareti yapmak ya da soy kırım yapmak arasında bir fark yok. Çünkü dünyada 5 milyon insan sigaraya bağlı hastalıklardan ölüyor.''
Kaynak: AA