Havalar yavaş yavaş ısınmaya ve doğa canlanmaya başladı. Yaz öncesinde forma girmek isteyenler metabolizmayı canlandırmanın yollarını araştırmaya başladı.
Diyetisyen Doktor Serpil Tarman; forma girmek, açlığı önlemek ve metabolizmayı hızlandırmak isteyenlere şunları önerdi:
- Süt -yoğurt veya meyveden oluşan küçük ara öğünler yapılmalıdır.
- Yemekler yavaş yenmeli ve iyi çiğnenmelidir. Unutulmamalı ki beynin tokluk merkezi yemeğe başladıktan yirmi dakika sonra “doydum” uyarısı alır.
- Su içmek için susamayı beklemeden, her gün ortalama 8 ile 15 su bardağı su veya bitki çayları tüketilmelidir. Vücudun %55-70 i sudur ve vücutta suyun deposu yoktur. Bu nedenle % 5 su kaybı bile metabolizmanın bozulmasına ve toksinlerin birikmesine neden olur.
- Enerji yoğunluğu yüksek rafine besinler; şekerli içecekler, bisküvi, kraker, çikolata, poğaça, cips, mayonez ve soslar günlük beslenmede çok az yer almalıdır.
- Enerji yoğunluğu düşük taze sebzeler ve meyveler, yarı yağlı süt-yoğurt-peynir-et-çorba-kuru baklagiller ve kuru meyveler tercih edilmelidir.
- Büyük porsiyonlar küçültülmeli, kişiler gereksinimi olan porsiyon ölçülerini öğrenmelidir.
- Günde 5 saatten az 8 saatten fazla uyumamaya dikkat ederek vücudun biyoritmi korunmalıdır.
- Posa alımı artırılmalı bağırsaklara doğru mesajlar yollanmalı, mevsim meyveleri ve sebzeleri kabuklu tüketilerek kabızlık önlenmelidir.
- Özellikle beyaz ekmek yerine doyurucu olan tam buğday, çavdar, yulaf, kepek ekmeği tercih edilmelidir.
- En önemli adım kışın yavaşlayan metabolizmaya haydi uyan demeli ve haftada 3 gün 60 dakika veya her gün 30-35 dakika birey yapabildiği bir sporu yaşamına uyumak gibi yerleştirmelidir.
Unutmayınız 30 dakikalık spor mutluluk hormonlarını sentezlerken iç organlara yapılan masajdır.
Kilo vermek isteyen kişiler hayal ettikleri kilo yerine gerçekçi kiloları hedefleyerek başarıya ulaşmalıdır.