Eğer okul öncesi çocuklara bir şey anlatmak istiyorsanız işaret etme, gösterme yöntemlerini kullanın.
Science Daily, Psikoloji Bilim Derneği dergisinde yayınlanan makaleyi kaynak göstererek yaptığı haberinde okul öncesi çocukların basit bir “işaret etme” jestiyle nasıl yönlendirilebildiğini ele almış.
Habere göre, çocuklar, bilgiyi aktarmak için sadece jest kullanan kişinin ne anlatmak istediğine karşı duyarlılar. İşaret etme yoluyla aldıkları bilgiye karşı öyle kuvvetli bir inanç geliştirmişler ki, bu, çoğu zaman gözle gördüklerinden bile baskın çıkabiliyor.
Araştırmayı yürüten yazarlar, Virginia Üniversitesi öğretim üyeleri Carolyn Palmquist ve Vikram K. Jaswal, yarısı kız, yarısı erkek 48 okul öncesi çocuğa bir video izletiyor: Videoda iki kadın, dört bardak, bir tane de top yer alıyor. Dört bölümün hepsinde de kadınlardan biri topu bardaklardan birinin altına saklayacağını söylüyor. Diğeri, gözlerini kapayıp yüzünü duvara dönüyor. Topu saklayan, bardakların önüne bir bariyer koyduğundan çocuklar kadının topu sakladığını görüyor ancak hangi bardağın altına sakladığını görmüyor. Bariyer kaldırılıyor, öteki kadın da yüzünü duvardan çeviriyor. Sonra çocuklara bölümlerle ilgili üç resim gösteriliyor. İlkinde, iki kadın da elleri kucaklarında oturuyor. İkinci resimde, ikisi de farklı bir bardak tutuyor. Sonuncusunda ise iki kadın da farklı bir bardağı gösteriyor. Çocuklara soruluyor: “Hangi kadın topun nerede olduğunu biliyor?” Video örneklerinin ikisinde ilk kadın “saklayan”dı, diğer iki örnekte ise saklayan öbür kadındı.
İşaret etmek, anlaşılmayı hızlandırıyor
İki kadın da bardağı kavradığında ya da ikisi de bardağa dokunmadığında çocuklar dört seferden üçünde doğru yanıtı veriyor. Yazarlara göre, kavramak, çocuklar için anlamlı bir hareket değil ya da kavramayı, topu aramakla ilişkilendirmiş olabilirler. Fakat kadınlar işaret ettiklerinde çocuklar doğru kişiyi, istatistik olarak tesadüfen, yarı zamanda seçiyorlar.
Çocukların soruyu atlamadıklarından ve hangi bardağın altına bakacakları sorusunu anladıklarından emin olmak için araştırmacılar, bir başka sekiz çocuğa “işaret edilen” bölümleri izletiyor ve soruyor: “Topu saklayan hangisi?” Bu kez çocuklar dört seferden üçünde doğru yanıtı veriyor. Dolayısıyla, ilk grup topu kimin sakladığını biliyordu; sadece diğer kadının da topun nerede olduğu konusunda bir bilgisinin olabileceğini düşünüyordu.
Palmquist, şöyle diyor: “Küçük yaştan itibaren çocuklar, kendilerine bir şey işaret edildiğinde, bunun öğretme ve öğrenme bağlamında önemli bir jest olduğunu düşünürler. Genellikle insanlar, bir şeyi işaret ederler çünkü bunun için iyi bir nedenleri vardır.” Palmquist aynı zamanda insan türünün ortaklaşa ilerleyen iletişime yatkın olduğunu belirtiyor ve ekliyor: “Bu veriler, çerçeveye oturuyor. Çocuklar yetişkinlerin özellikle bu ipuçlarını kullandıkları için zaten daha yardımcı ve daha bilgili olmalarını bekliyorlar.”