YGS’ye bu yıl 1 milyon 895 bin aday başvurdu. Bu adaylardan sınavı geçerli 1 milyon 837 bin 344 kişiden puanları 0.5’ten az olan, yani ‘sıfırcı’ aday sayısı 50 bin 85 oldu. Habertürk gazetesinden Aykan Çufaoğlu'nun haberine göre, geçen yıl bu sayı 38 bin 269, bir önceki yıl da 14 bin 156’ydı. Bu tabloya bir de İstanbul’un başarısızlığı eklenince sorular daha da çoğaldı. 5 milyon öğrencinin bulunduğu İstanbul, başarı sırasında ilk 10’a girememişti. Sonuçları değerlendiren bazı eğitimciler, “Sistem böyle olursa daha çok sıfırcı olur” görüşünü ileri sürerken, bazıları da “Geçen yılki sıfırcılar ısrarla bu kez de sınava girdi” tezini öne sürdü.
‘Sıfırın nedeni uygulanan sınav sistemidir’
Özel Okullar Birliği Derneği Başkanı Cem GÜLAN:
ÖĞRENCİ nüfusunun çok büyük bir kısmı İstanbul’da olduğu için başarısız öğrenci sayısı İstanbul’da daha fazla çıkıyor. Özel okulların başarısı düşük çıksa, burada da en düşük yer İstanbul olur. Çünkü özel okulların 3’te 1’i İstanbul’da. Öğrencilerin fazla oluşuyla birlikte sınıf ve öğretmen eksiğinin de İstanbul’da olması nedeniyle İstanbul’un başarı oranı düşüyor. Öğrenciyi eğitim ortamından uzaklaştıracak her türlü kötü ortam da İstanbul’da. Sıfırcıların artmasının altında da sınav sistemiyle eğitim sisteminin birbiriyle örtüşmemesi yatıyor. Asıl sorun okullar arasında kalite farkının bulunması. Yoksa sıfırcılar giderek artar
‘Lise sistemi iflas etmiştir’
Eski Boğaziçi Üni. Eğitim Fakültesi Dekanı Ali BAYKAL:
SIFIRCILARIN artmasının altında yatan pek çok farklı neden var. Ama sıfırcıların artışını genel olarak lise eğitiminin iflas etmiş olmasına bağlıyorum. Öğrencilerde yılgınlık ve umutsuzluk var. Bu da başarısızlığı tetikliyor. Eğitim ciddiye alınmıyor. Başarısızlıklar telafi edilmiyor. YGS bunun tescil edilmiş hali oluyor. İstanbul için özel bir açıklama yapmak güç. İstanbul büyük bir kent, İstanbul’u başarılının da başarısızın da bulunduğu başka bir ülke olarak değerlendirmek gerekiyor.
‘Türkçe sorular ağır geldi’
Eğitimci Döndü BAL:
SIFIRCILARIN artmasına tek formattan bakmamak gerekiyor. Sınav sistemindeki değişiklik 2005’ten bu yana var. Bu yıl Türkçe soruları öğrencilere çok ağır geldi. Sınavdaki çok sayıda çocuk sınava Türkçe’yle başladı. Çocuklar daha ilk sorularda Türkçe branşında zorlukla ve uzun paragraflarla karşılaşınca moral olarak geriye düştüler.
‘Türkçe’nin zor oluşu hataydı’
TED Başkanı Selçuk PEHLİVANOĞLU:
YGS sınavında Türkçe’nin son derece zor ve uzun oluşu bir hatadır. Çünkü sıralama sınavında adalet açısından sadece bir branşta zorluk ve uzunluk yapılmaz. Zorluklar eşit olmalıydı. Böyle olunca da sıfırcıların sayısı artıyor. İstanbul’da YÖK’ün getirdiği negatif etkilerin maksimum seviyede yaşanmasıyla beraber, eğitim, derslik ve öğretmen sorunu vardır. Bu nedenle İstanbul’un başarısız olması doğaldır
‘Sınıflar kalabalık, öğretmen az’
Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail KONCUK:
İSTANBUL’da 12 bin ücretli öğretmen görev yapıyor. Türkiye’nin en büyük ilinde kadrolu ve uzman öğretmen sayısı az olursa bu ilden başarılı sonuç ve eğitim gelmesini konuşamayız. Öğretmenimizin bir ders saatinde öğrenciye ayıracağı süre yetmiyor, sınıflar kalabalık, öğretmen atayamayan ve konuşmaktan başka bir şey yapmayan Milli Eğitim Bakanlığı bildiğini okuyor. Bunları üst üste koyunca sıfırcıların artması çok normal.
‘Çocuklar geri zekâlı değil ’
Nesibe Aydın okullarının sahibi Nesibe AYDIN:
50 bin sıfırcı, eğitim-öğretim kalitesinin yeterli olmamasından kaynaklanıyor. Sınava giren bu çocuklar kesinlikle geri zekâlı değil. Devlet okullarındaki eğitimöğretim kaliteli ve yeterli olsaydı çocuklar bu durumda olmayacaklardı. Öğretmenler değişen müfredat hakkında yeteri kadar bilgi sahibi bir şekilde yetiştirilemiyor. Özel okullarda da kalite problemi yaşanıyor. Böyle olunca da sıfırcıların sayısı artıyor.
‘Başarısızlık yok sıfırcılar yine sınava girmiştir’
Gazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Rıza AYHAN:
İSTANBUL’da büyük oranda öğrenci yoğunluğu bulunuyor. İstanbul’un hangi noktada başarısız olunduğunu çeşitli noktalardan test etmek gerekir. O nedenle İstanbul’un başarısız olduğunu düşünmüyorum. Geçen seneki sıfırcılar bu yıl da ısrarla sınava girdiyse sıfırcıların oranını artırmış olabilirler. “Geçen yıl ki kaç sıfırcı bu yıl da girmiş” ona bak maklazım. “Sıfırcılar arttı, eğitim kalitesi düştü” diye bir şey söyleyemeyiz. Türkiye’de ki eğitim sisteminin kalitesinin her geçen gün arttığını düşünüyorum.
‘Eğitimin kalitesi düşmedi’
Ankara İl Milli Eğitim Müdürü Kâmil AYDOĞAN:
BİZ Ankara olarak 3 yıldan bu yana tüm sınıflarımızı derslik derslik inceleyip analiz yapıyoruz. Hangi okul hangi sınavda kaç net yaptı, hangi öğretmenler başarılı-başarısız oldu bunu saptadık. Bu analizle “Başarmak zorundayız” bilinci oluşturduk ve Ankara’nın başarısı geldi. İllerdeki başarı okul idarecilerinin hassasiyeti ile ilgili bir konu. Sıfırcıların çoğalması, kamuoyuna yanlış anlatılıyor. Yani sıfırcıların çoğalması demek eğitim kalitesinin düştüğü, çocukların bilgisiz yetiştiği anlamına gelmez. Bu sınava girenlerin içerisinde yüksek miktarda şansını denemek isteyenler bulunuyor.