Okunma Sayısı: 9292
CANLI YORUMLAR

ÇOCUKLAR NE KADAR HAZIR

Veliler ne yapmalı?

Okulların açılmasına bir kaç hafta kala yeni sisteme dair tartışmalar, heyecanlar ve kaygılar hararetlenmekte.  Bu konuda uzmanlar ve medya  farklı görüşler öne sürmekte. Milli Eğitim Bakanlığı'nın hazırlayıp web sitesinde yayınladığı yeni sisteme dair belgeyi incelediğimizde ise aslında çocukların gecen seneyle karşılaştırıldığında sadece 2-3 ay erken okula başladıklarını görüyoruz. Şöyle ki bu sene Eylül 31 itibariyle 66 aylık bir çocuk okula başlamakla zorunluyken, geçen sene okula başlama yaşı Aralık 31 itibariyle 72 ay yani Eylül 31 itibariyle 68-69 aydı. 

"Erken yaşta alınan eğitim değerli"

Bu açıdan bakıldığında çocukların kaç aylık okula başlaması gerektiği tartışması biraz suni görünmektedir. Kaldı ki pedagojik açıdan bakıldığında çocukların erken yaşta aldıkları eğitimlerin değeri büyük. Burada asıl tartışılması gereken okulların ve öğretmenlerin çocuklar için hazır olup olmadığıdır. 

Peki okulların çocuklara hazır olması ne demektir?

City University of New York Eğitim Bilimleri Bölümü'nden Yar. Doç. Dr. Burçin Öğrenir, okulların çocuklara hazır olması, hem fiziksel ortam itibariyle hem deeğitim atmosferi, metodları, müfredat ve malzemeler itibariyle öğrenmeyi ve gelişimi teşvik edici nitelikte olması anlamına geldiğini söylüyor. Hali hazırda fiziksel ortam olarak MEB ilkokul, orta okul, ve lise binalarını ayırmak gibi bazı girişimlerde bulunsa da, özellikle erken yaşta fiziksel ortamın önemi bundan daha hassastır. Su anki okul ortamlarına baktığımızda halen bir çoğunda farklıeğitim aktivitelerini ve işbirliğini teşvik edici eşyalar değil, sıralar kullanıldığını ve bu sıraların da yüksekliğinin yaş gruplarına uyarlanmadığını görüyoruz. Bunun yanı sıra okulların 5-5,5 yas çocukların güvenlik algısına hazır olup olmadığı da incelenmeli. 
 
Fakat okulların hazır olması bu fiziksel ortamın da ötesinde idarecilerin ve öğretmenlerin, okula yeni başlayan çocukların farklı eğitimsel ve sosyal ihtiyaçlarına cevap verebilecek hazırlıkta olması anlamına gelir. Şöyle ki her çocuk okula farklı zihinsel, fiziksel, sosyal ve duygusal becerilerle ve kapasiteyle gelir. Mesela ABD'de yapılan bir araştırmada düşük gelir ve eğitim seviyesinden gelen 3 yaşındaki bir çocuk ortalama 600 kelime bilirken, orta gelir veeğitim seviyesindeki bir ailenin çocuğu 1200 kelime bilmektedir ve bu gibi farklar ilerleyen yıllarda gittikçe büyüyen okul başarısı farkı olarak kendini göstermektedir.

Hazırlık anlamında öncelikle daha çocuklar okula gelmeden geldikleri ortamlardan kaynaklanan bu farkların bilincinde olmak gereklidir. MEB in bu amaçla öğretmenlerin ailelerle doldurmalarını istediği, ailenin ve çocuğun özelliklerini açıklayan bir formu var. Fakat bu formla edinilen bilgiler ne derecede ve ne şekilde öğretmenler tarafından çocukla olan ilişkiye ve eğitime yansıyor, burası net değil.

"Öğretmenler için zor bir dönem olabilir"

Yine eğitimi bireyselleştirmek adına MEB çocukların  işitsel, duyusal, görsel gibi farklı öğrenme tarzlarına yönelik öğretmenlere eğitim vermektedir. Uygulamaya bakıldığında ise bu metodlar henüz çok sınırlı şekilde sınıf ortamlarında yerini almaktadır. Eğitim ve müfredat halen standart bir plan takip etmekte, çocukların ilgisi göz ardı edilebilmektedir. Oysa ki özellikle erken yaşta eğitime çocukların ilgileri dahilin de başlamak çok önemli. 

Okulların hazır olmasındaki bir diğer unsur da davranış ve sınıf yönetimi; yani sınıftaki disiplin ve uyumu nasıl sağladığımızdır. Bu özellikle 5 ile belki 7 yaşın bir arada olabileceği bu sene öğretmenlerin çok zorlanabilecekleri bir konu. Halen bir sınıfa girdiğinizde öğretmen çocukları kontrol altına almak maksadıyla bağırıyor, çağırıyor, tehdit savuruyor hatta fiziksel şiddet uyguluyorsa orda bir öğrenme ve eğitim ortamından bahsedemeyiz. Oysa ki mesela ABD'de bir sınıf ortamına girdiğinizde öğretmenin iki el saklatmasıyla veya kısa bir tekerlemesiyle öğrencileri kendisine yönlendirdiği ve öğrenmeye hazır ettiğini görüyoruz. Öğretmenlerimin bu farklı sınıf ve davranış yönetimi metodları üzerineeğitim  alması ve uygulamaya geçmesi gerekli. Ancak bu şekilde kaostan uzak, uyum içinde bir sınıf ve strese dayanıklı öğretmenlerimiz olur. 

Sonuç olarak çocuklar okula başlamaya hazır mi sorusunu bir kenara alıp; okullar ve öğretmenleri farklı yaslardaki, karakterdeki, öğrenme becerisindeki çocuklara hazır hale getirmeliyiz.  Bu da ihtiyaç tespiti, öğretmenlere yönelik yoğun bir eğitim ve zamanla mümkün.

Dünyada okula başlama yaşı

Diğer ülkelere baktığımızda zorunlu okula başlama yaşı farklılıkk göstermektedir. Söyle ki dünya üzerinde sadece 21 ülkede çocuklar 5 yaşında okula baslarken, bunlardan sadece ikisi eğitimleri kısmen kaliteli diyebileceğimiz iki Avrupa ülkesi: İngiltere ve İrlanda. Bunun dışında zorunlu eğitime 5 yaşında başlayan ülkeler Pakistan, Nepal ve bazı ada ülkeleri. Oysa ki dünya çapında yapılan testlerde  öğrencilerinin başarılarıyla on sıralarda yer alan Finlandiya'da birinci sınıfa başlama yaşı 7. Bu demek değil ki çocuklar bu yaştan önce bireğitim almıyorlar. Tam aksine Finlandiya bunu her şeyden önce okul öncesi eğitimine sağladığı destekle yapıyor. Yani çocuk 7 yaşına geldiğinde okul ortamında basarisini sağlayacak bazı kavram ve davranışları edinmiş oluyor. Bununla birlikte Finlandiya öğretmenve veli memnuniyeti çok yüksek olan bir ülke.  Öğretmenlik Finlandiya'da sadece iyi eğitimverilmiş bir meslek değil ayni zamanda yüksek prestijli bir meslek. Aldıkları eğitimle öğretmenler derslerini müzik , spor sanat gibi bir çok alanı entegre ederek isliyor. Diğer bir deyişle fark yine okul öncesi eğitiminin kalitesinde ve öğretmenlerin eğitiminde öne çıkıyor.

Peki bu yeni sistemde aileler ne yapmalı?

Aileler özelikle yeni sistemin uygulamaya geçeceği bu sene her zamankinden fazla okula katılımlarını arttırmalılar. İlk günden öğretmene çocuk hakkında yeterli ve gerekli bilgiyi verdiklerine emin olmalı, sonrasında çocuğun hem başarısını hem de davranışlarını  takip edebilmeliler. Evde çocukla eğitimi de içine alan kaliteli zaman geçirmeye özen gösterilmeli ve her fırsatta okul programlarında, toplantılarında yer almalıdır. Bunlar çocuğa ailenin ve okulun bir bütün olduğunu hissini verecektir. Çünkü eğitim bir ekip işidir. Sistem değişikliği, okula başlama yaşı ve bunun gibi tartışmaların polemiklerin ötesinde iyi bir eğitime ihtiyacı olan bir nesil var. Bu da bu değişimlerin şikayetle değil;  ancak aile, öğretmen ve okul arasındaki pozitif bir iletişim ve işbirliği ile mümkündür.

  • Ann Boyutu
    
İLGİLİ HABERLER
TUVALET TERBİYESİ
SABİHA PAKTUNA KESKİN YAZDI
OKUL BAŞARISI VE ÖDEVLER
EBEVEYNİN KATKISI
HER ÇOCUK BUNU YAPAR
MASTÜRBASYONDAN KORKMAYIN
DUR BİR DAHA ÖPEYİM DEMEYİN
ÇOCUK, ANAOKULUNA BAŞLARKEN
BAKICI KISKANÇLIĞI
BENDEN FAZLA MI SEVİYOR?
2 SAATTEN FAZLASI ZARAR
ÇOCUKLARDA TV ALIŞKANLIĞI
YEMEK SEÇEN ÇOCUK
UZMANLAR NE DİYOR?
BUGÜN DÜNYA EL YIKAMA GÜNÜ
ÇOCUKLARA HİJYENİ ÖĞRETİN

Yorum Yaz

Yasal Uyarı:Bu iletişim platformunda yorum yazanların, bilgi ve düşünce paylaşanların veya herhangi bir kanaldan site veya ziyaretçileriyle iletişim kuranların görüş ve düşünceleri, site editörlerini, modaretörlerini ve site hazırlayıcılarını bağlamamaktadır. Bu görüş ve düşüncelerin sorumluluğu tamamen ilgili kişilere aittir. Sitemizde reklam unsuru içeren yorumlara ve yönlendirici linklere yer verilmemektedir. Yorumlarınızı yazarken lütfen bunu dikkate alınız. Aksi halde iletileriniz yayından kaldırılacaktır.

KATEGORİNİN HABERLERİ
OKUL FOBİSİNE DİKKAT
NOT ZEKA GÖSTERGESİ DEĞİL
ÇOCUĞUNUZ VE SORUNLARI
CEP TELEFONU ALMALI MIYIM?
İLGİLİ VİDEOLAR
ALAADİN'İN LAMBASI - BÖLÜM 1
ALAADİN'İN LAMBASI - BÖLÜM 2
ALAADİN'İN LAMBASI - BÖLÜM 3
ALAADİN'İN LAMBASI - BÖLÜM 4
AKNELERDEN KURTULMAK İÇİN
FOTOĞRAFA DİKKATLİ BAKIN
VÜCUT SÜSLEMESİNDE AŞIRILIK
Adınız:
Soyadınız:
Email:
Sikayet & Öneri:
Talebinizi Seçiniz :