Preeklampsi, gebelikte hastaların olduğu kadar doktorların da sıkıntı duyduğu sorunların başında geliyor. Aradan yıllar geçmesine rağmen neden olduğu tam olarak bilinmiyor. Preeklampsi gebelikte görülen, tansiyon yüksekliği hastalıklarından birisi olarak biliniyor. Gebelikteki hipertansif hastalıklar, yaklaşık yüzde 10 oranında yani her 10 gebeden birisinde görülüyor, preeklampsi ise tüm gebeliklerin %4 kadarına görülüyor.
Gebeliğe özgü bir hastalık olan preeklampsi, sadece insanlarda görülüyor ve bütün organları etkileyebiliyor.
Klasik tipi kan basıncının 20. gebelik haftasından sonra 140/90mm Hg üzerine yükselmesi ve 24 saatlik idrarda 300 mg’dan daha fazla protein çıkması, veya herhangi bir zamanda yapılan idrar tetkikinde 1pozitif veya üzeri idrar çıkması olarak tanımlanıyor.
Kadın Hastalıkları ve Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Aktuğ Ertekin, bu hastalığın kimlerde sık görüldüğünü ve alınacak önlemleri şöyle anlatıyor:
Genellikle genç kadınlarda ve ilk gebeliklerde görülür. Genetik faktörlere bağlı olarak ırk ve etnisiteye göre de sıklığı değişir. Ayrıca çevre, ekonomik faktörler ve mevsimlerinde etkili olabildiği bilinmektedir. Obezlerde, çoğul gebeliklerde, 35 yaş üzeri gebelerde daha sık görülmektedir. Kilo çok önemli bir faktördür, kilonun normalden fazla olma miktarı hastalık görülme sıklığı ile direkt ilgilidir. Hastalık obezitesi çok fazla olanlarda, daha az olanlara göre belirgin olarak daha fazla görülür. Kalp, böbrekler, damarlar, pıhtılaşma sistemi ve dolayısı ile bebek gelişimi de bu olaylardan etkilenir.
Önlemek mümkün mü? Hastalığın belirtileri nelerdir ve tedavisi mümkün mü?
Tüm bu soruların yanıtına merak ediyorsanız yazının tamamını okumak için tıklayın...