Kanser, dünya genelinde her geçen gün artıyor. Kanserin tedavisine yönelik medikal ve radyasyon tedavilerinde yeni gelişmeler kaydedilirken, psikoonkoloji alanında da önemli adımlar atılıyor; destekleyici terapiler ön plana çıkıyor ve çeşitleniyor. İşte bunlardan bir tanesi de “Dramaterapi”.
Kanser olmak ya da kanserli bir hastanın yakını olmak, bazen yaşamsal bir kriz haline gelebiliyor. Şüphesiz; beklenmedik bir anda gelen kanser, belirsizliklerle dolu uzun bir tedavi süreci ile birlikte kişinin zihinsel ve ruhsal dünyasını alt üst edebilecek kadar sarsıcı bir deneyim. Cevapsız sorularla dolu bir zihin ve karmaşık duygular yaşayan ruhsallığın; içinde bulunulan sağlık durumu ile uyumlu hale gelmesi, sürecin daha iyi ve rahat geçirilmesine katkı sağlarken tedaviyi olumlu yönde etkiliyor.
Uzman Psikolog Elçin Şayan, kanser tedavisi sırasında veya sonrasında hem bedensel hem de ruhsal açıdan kişiyi ve yakınlarını destekleyen dramaterapi ile kişinin kendini daha güçlü ve mutlu hissettiğini belirtiyor.
Bugüne kadar sağlık alanında dışavurumcu sanat terapisi yaygınlıkla kullanılmakla beraber yaratıcı drama ağırlıklı olarak tasarlanmış dramaterapi kanser tedavisinde Türkiye’de ilk defa uygulanıyor.
Dramaterapi; yaratıcı drama teknikleri ile dışavurum sayesinde kişinin rahatlamasını, içsel bir denge ve güvene ulaşabilmesine yardımcı oluyor. Kişinin bedensel farkındalığının olumlu yönde pekişmesini sağlıyor ve kelimelerin kifayetsiz kaldığı dönemlerde tiyatro oyunun iyileştirici gücünden faydalanarak yaşamla ilgili benzer sıkıntı, duygu, düşünce ve umutlara sahip kişilerin birbirlerini anladıkları bir ortam yaratıyor. Oluşan grup dinamiği ile kişiler birbirlerinden güç ve destek alışverişinde bulunuyor; böylece yalnızlık ve çaresizlik hisleri ile kolayca başa çıkabiliyor.