Bir çocuğun serpilip gelişmesi, mutlu ve başarılı bir kişi haline gelmesi için, kendisini güvende hissetmeye, sevilmeye ve kabul edilmeye ihtiyacı vardır. Çocukların sevgiyle ve şiddet kullanılmadan büyütülmesi gerekir. Çocuklar onları korkuyla değil, sevgiyle motive eden bir disipline muhtaçtırlar.
Fiziksel olarak sevginizi gösterin
Çocuğunuza sarılın ve onu ne kadar çok sevdiğinizi anlatın. “Bunu zaten biliyoruz” dediğinizi duyar gibiyim, ama ne kadar çok anne babanın bunları düzenli olarak yapmayı unuttuklarını bilseniz şaşarsınız.
Çocuk büyüdükçe sevgiyi göstermek için fiziksel temasa gerek kalmadığı düşünülür; aslında çocuklar en çok da bu zamanlarda bir sevgi ortamına ihtiyaç duyarlar. Araştırmalar, hem annelerin, hem de babaların, çocuk büyüdükçe ona fiziksel olarak daha az sevgi ve şefkat gösterdiklerini ortaya çıkarıyor. Araştırmanın bir bölümünde, anne babaların çocuklarına ne sıklıkla sarıldıkları ölçülmüş: Üç yaş altı çocuk sahibi anne babaların yüzde 90’ı, her gün mutlaka çocuklarına sarıldıklarını ifade ederken, çocuklar on yaşına geldiğinde bu oran annelerde yüzde 75’e ve babalarda da yüzde 50’ye kadar düşmüş.
Bebekliklerinde zaten günün büyük bir bölümünü ona sarılarak, kucağınıza alıp dolaştırarak veya onu kendinize yakın tutup besleyerek geçirirsiniz. Hatta uyku ve banyo zamanı bile fiziksel temasla geçer. Onu öper, gıdıklar, ona sarılırsınız.Bebekler bu tür fiziksel şefkatten çok hoşlanırlar ve bu onlara iyi gelir. Gerçekten de, anne baba ve çocuk ilişkisinde yoğun bir fiziksel temas bebekler için o kadar çok önemlidir ki, yokluğunda oldukça ciddi sonuçlara yol açabilir.
Hem insanlar hem de hayvanlar arasında yapılan sayısız araştırma, sınırlı fiziksel temasın ve ilgi yoksunluğunun kronik strese neden olabileceğini gösteriyor. Kronik stresse bedeni, zihni ve yaşamı yavaş yavaş bozarak ciddi hasarlar oluşturur.