MARMARA VE MALTEPE ÜNİVERSİTESİ ÖĞRENCİLERİ, ORMANA SÜRGÜN EDİLEN KÖPEKLERİ BESLEDİ
50’ye yakın üniversite öğrencisinin bir araya geldiği İstanbul / Başıbüyük’te gerçekleştirilen, sosyal sorumluluk projesi Sürgün Köpeklerle Buluşma’da beslemesi yapılan köpeklerin ölüm kalım mücadelesi yürekleri burktu.
Sokaklardan koparılarak vahşi hayata sürgün edilen köpeklerin sevgi ve bazı sağlık ihtiyaçlarını karşılayıp farkındalık yaratmak amacıyla sosyal sorumluluk projesi olarak www.ajanimo.com ve www.markamama.comtarafından organize edilen Sürgün Köpeklerle Buluşma’nın üçüncüsü Başıbüyük’te gerçekleştirildi. Kendi imkanlarıyla bölgede besleme yapan Marmara Üniversitesi Hayvanları Koruma Kulübü (MÜHAK) ve Maltepe Üniversitesi Hayvan Dostları Kulübü üyesi yaklaşık 50 öğrenci de beslemeye katıldı.
KIŞ AYLARINDA YEMEK BULMAK İMKANSIZ HALE GELİYOR
Kontrolsüzce artan yapılaşma ile birlikte yaşam alanlarından koparılarak ormanlara sürgün edilen köpekler açlık ve susuzluğun yanı sıra bir yandan da vahşi hayatla mücadele ederek yaşama tutunmaya çalışıyor.
Hava koşullarının giderek zorlaşmasıyla yemek bulmanın imkansız hale geldiği bu kış aylarında, Ajanimo ile Markamama’nın organize ettiği sosyal sorumluluk projesinde üniversiteli öğrencilerle birlikte kuru mamalarla, patili dostların beslemesi gerçekleştirildi. Vücutlarının zayıflığından yemek bulmakta ne kadar zorlandıkları anlaşılan bazı köpekleri öğrenciler elleriyle besledi.
İNSAN ŞİDDETİNDEN KORKTUKLARI İÇİN MAMAYA GELEMEDİLER…
Geçmişte insanlar tarafından şiddet gördüğü düşünülen bazı köpeklerin ise, ne kadar aç da olsalar korkularını yenerek öğrencilerin dağıttığı mamaların yanına gelmekte zorlandığı görüldü. Hayvanseverlerin yanına gelebilenlerin ise kendilerini sevdirirken bile korktukları o anlar kameralara da yansıdı.
ÖLÜME MAHKUM EDİLEN DOSTLAR!
Vahşi hayvanların da tehditlerine açık bir ortamda hayatta kalmaya çalışan köpeklerin bazıların aldığı ölümcül yaralar ise görenlerin yüreklerini burktu. İnsanların can dostları olarak bilenen hayvanların bu halleri adeta, onların sadece yalnızlığa terk edilmekle kalmayıp, aslında ölüme mahkum edildiğinin kanıtı oldu.
BESLEME NOKTASINDA ÖLÜ BİR KÖPEK BULUNDU
Altı farklı besleme noktasına giderek besleme yapan hayvanseverler Başıbüyük’te bulunan Narcity evlerinin hemen yanındaki ormanlık alanda bir köpeğin cansız bedeni ile karşılaştılar. Boğazında, bir insan tarafından bağlandığı belli olan bir kablo gören hayvanseverler yetkililere haber verdi.
Yapılacak otopsinin ardından, nasıl öldüğü belirlenecek olan köpeğin raporu hayvan haber sitesi www.ajanimo.com’da yayınlanacak.
ORMANDA KÖPEK OLMAK ZOR!
Sokaklarda yaşama hakkı elinden alınan köpeklerin orman sürgününde de yaşam hakkı olmadığını söyleyen Ajanimo sitesinin yayıncısı Birgül Taşdemir sözlerine şöyle devam etti: “Bu ülkede hayvan olmak zor, hele ki ormana sürgünde ise çok daha zor. Ormandaki bir köpeğin baş etmesi gereken o kadar çok şey var ki; açlık, susuzluk, soğuk, yaban hayvanları ve birer suç makinesine dönüşen insanlar... Aç oldukları ve insana olan özlemleri araba sesi duydukları anda onları sığındıkları ormanın kuytu köşelerinden çıkarmak için yeterli oluyor. Tabi ki hepsi için geçerli değil bu. Bazıları sadece uzaktan bakıyor, kimileri ise insandan yana olan tüm hayal kırıklıklarına rağmen kuyruklarını sallayarak ama aynı zamanda da ürkek ürkek yaklaşmaya başlıyorlar.
ASIRLAR ÖNCESİNDE NASILDI ŞİMDİ NASIL?
Etkinlik sırasında birbirinden üzücü olaylarla karşılaşıyoruz. Cam kırıklarının kestiği ön patisi ile ormanda yaşamaya çalışan köpek, sırtındaki iki kocaman tümöre rağmen yaşam sevincinden vazgeçmeyen başka bir köpek, yüzündeki yaraya rağmen insana güvenmeye devam eden koca baş ve en son devasa cüssesine rağmen muhtemelen bir insan tarafından kablo ile boğazı sıkılarak nefessiz bırakılıp öldürülen ve cansız bedeni yol kenarına bırakılan koca oğlan….
Asırla öncesinde İslam devletinin ikinci Halifesi Hz. Ömer, ‘Dağlara buğdaylar serpin. Müslüman ülkede kuşlar aç demesinler” demiş. Artık insanlarımız bırakın dağlara buğday serpmeyi; sokağımızda yaşayan kedileri köpekleri dağlara taşlara atılıyor. Kuşlar, şehirlerin üstünde uçmasın diye ağaçlar kesiliyor, konabilecekleri yerler jiletli dikenlerle çevriliyor.”