15 ya da 16 yaşlarındaydım. Okuldan eve döndüğümde üst katımızda oturan komşumuzu bizim evde annemle dertleşirken buldum. Annem gözlerini kocaman açmış arkadaşını dinliyor, arkadaşı ise gözyaşları içerisinde anlatıyordu.
Gözüm kahve masasının üzerinde duran küçük, üçgen şeklinde katlanmış kağıtlara takıldı. Annem ısrarla kağıtları “denize atmanın” meseleyi çözeceğinde diretiyor, arkadaşı ise; cami hocasına gittiğini, “Papaz Büyüsü” olduğunu, denize atarak çözülemeyeceğini, ölsün diye yapıldığını söylüyordu.
Beni ilgilendirmeyen her konuda fikir yürütmek âdetim olduğundan, kaile alınmadığım halde lafa daldım:
“Büyü Papaz Büyüsü’ymüş de madem, neden Müslüman muskası usulü üçgen katlanmış?”
Annemin alev gibi yanan gözlerini hala üzerimde hissediyorum. Onlar orada olmayan bir düşmana karşı bir araya gelmiş, bir duyguyu paylaşıyor, arkadaşlıklarını pekiştiriyorlardı belki de ve ben (her zamanki gibi) bütün “büyüyü bozmuştum”.
***
Doğaüstü, paranormal ve mistik yöntemlerle hayata dair değişiklikler yaratmak, olayları ve insanları kontrol altına almak… Bilim tarafından tamamen reddedilen ve sadece “geri kalmış bir kültür sistemi” olarak açıklanan büyü için din öğretileri daha temkinli davranıyor.
Hıristiyanlık ve Müslümanlık gibi dinler büyü vakasını reddetmiyor, kabul de etmiyor ancak yapılmasını kesinlikle yasaklıyor, yapanı da yaptıranı da lanetliyor. Ancak bu bile konuya olan ilgiyi dağıtmıyor.
E-posta göndermek üzere “kurulmuş” sisteme kocamın beni aldattığından şüphelendiğimi, bana bağlamak için “tılsım”a ihtiyacım olduğunu, üç çocuğum olduğunu, işsiz olduğumu, kocamı başka kadınlara kaptıramayacağımı, sabahlara kadar dua edip ağladığımı (ciddi ajitasyon yaparak) yazıp, bana ait bir takım tamamen uyduruk bilgileri de verip, maili yolladım.
Böyle durumlarda kocam; “gazetecilik yapıcam diye o kadar abuk sabuk sitelere girip, çıkıp, mail atıp, üye oluyorsun ki, sonunda Siber Suçlar Bürosundan toplayıp götürecekler seni. Kim kurtaracak merak ediyorum o zaman, beni bekleme ama…” şeklinde sinir yapıyor bana.
Cevap geldi…
Üzerimde çok fena büyü olduğuna, kocamda gözü olan bir başka kadının (ve bu kadını tanıyormuşum) su kenarında bir eve gittiğine, burada bana “kahrolup sabun gibi eriyeyim” diye “sabun büyüsü” yapıldığına ve kadının da kocamı “kendine bağladığına” dair kabus gibi bir cevap geldi. Beni iyice “paniğe” sürükleyen bu “bakımın” ardından durumumun çözümsüz olmadığını, bana yardım edebileceğini söyleyen “Medyum XXX” bana “koruma” yapabileceğini ve büyüyü çözebileceğini belirtiyordu. Yapmam gereken iki tane tahta kaşık satın almak, eşimin atleti ve fotoğrafıyla birlikte ona yollamak, bakım ve koruma masrafını da EFT marifetiyle göndermekti.
Online büyü çözdürmek diye buna denir. Rakamın çok yüksek olduğunu söyleyip teşekkür ettim. Anında cevap geldi, Medyum XXX beni bir online sohbet aparatında arkadaş olmaya çağırıyordu.
Araştırmam devam ederken bulduğum bir başka online “sevgiliyi geri döndürme” sitesinde ise karşıma şöyle uyarılar silsilesi çıktı:
Noktasına virgülüne dokunmadan ve imla hatalarını (bilhassa) düzeltmeden yayına aldığımız üstteki metine göre; Medyum WWW “sevdiğinizi getirtiyor” ama 7 günde yaptığını iddia edenleri tasvip etmiyor, 8. Günden itibaren “işin” olabilirliğini savunuyor. Ama önce “güzel bir su bakımı” yapması gerekiyor.
Arapça bir takım yazıları banner olarak kullanan, İslami bir forum sitesine üye olup büyü hakkındaki yazışmaları okumaya başlıyorum. Kendisinden uzun uzun bahseden genç bir anne “büyülendiği için ibadet edemediğini, namaz kılamadığını, dua okuyamadığını, içine cinlerin kaçtığından endişe ettiğini yazmış medet arıyor. Forumdaki yüzlerce tanımadığı dostları ise bu anneye moral vermeye çalışıyor. Hangi duaları okuması gerektiğini, neler yapması gerektiğini anlatıyorlar. Kimisi ise meraktan perişan ve canhıraş şekilde ne hissettiğini, sesler duyup duymadığını, gölgeler görüp görmediğini, cin varsa tabak çanak sesi geleceğini söylüyor.
***
Bu anneye ulaşmaya karar veriyorum.
Gece saat onbir buçuk sularında biten yazışmalarımızın ardından (mahremiyetini korumak şartıyla) buluşmak üzere anlaşıyoruz:
-Ben de inanıyorum kötü bir takım enerjilerin insanlara zarar verebileceğine ama sen çok etkilenmişsin bu durumdan. Forumdaki yazışmalarına baktım çok çaresiz görünüyordun.
-Enerji, şanssızlık gibi bir şey değil bu. Kadın basbayağı büyü yaptı bana, yapmış yani. Hayatım kaydı diyorum, istediğim gibi ibadet edemiyorum, çocuklarım ibadetlerini yerine getiremiyor.
-Neden? Nasıl? Ne engel oluyor sana?
-Tam abdest almaya başlayacağım aklımdan olmayacak kötü kötü şeyler geçiyor. Sürekli bir iç sıkıntısı, ağlamak istiyorum, kötü şeyler düşünüyorum. Tam çocuklarıma bir şey öğreteceğim ağlamaya başlıyorlar. Hiç böyle değildi önceden.
-Bu kadar mı?
-Kötü rüyalar görüyorum. Mutfaktan şangır şungur tabak çanak sesi geliyor. Mutfaktan tabak çanak sesi geldiğinde büyü var, üç harfliler dolanıyor derler. Bir gidiyorum mutfağa her şey yerli yerinde ama zannedersin ortalık yıkılmış, öyle tabak çanak sesi gelmiş yani.
-Nasıl kurtulacaksın bu büyüden? Nasıl bozulurmuş?
-Adi kadın kocama yedirmiş, onun atletini okuttum, vefk yaptırdım, sirke karıştırdım şampuanına ki sirkeli su bozar, onla yıkansın diye. Ama kocamın işi zor. Benimki evde saklıymış, hoca söyledi yerini. Buldum, hocaya götürdüm, bozacak.
-Nasıl? Hoca bildi mi yerini?
-Bildi, döşeğinle duvar arasımda tahtada dedi. Karyolanın başı tahta. Duvara yaslı, o aradan muska çıkarttım. Götürdüm hocaya verdim. Çözecek.
-O zaman eve giren çıkan biri değil mi? Kim koyar senin yatak odana muskayı.
-Hoca adını verdi zaten.
-Nerden buldun Hocayı?
-İnternetten buldum. Allah bin kere razı olsun. Hem sağlığıma kavuşturacak beni hem yuvamı kurtaracak.
“ADINI VERDİ ZATEN”
İnternet üzerinden bulduğu “hocanın” verdiği isme göre, belki de bu meseleyle hiçbir ilgisi olmayan bir yakınını suçlayan bir başka kadın. Hoca o akrabasından ya da arkadaşından daha güvenilir çünkü kadın başucunda muska bulmuş ve o noktada “ip kopmuş”.
Hoca bunu nasıl bilmiş? Burası muamma. Ama internette para kazanmak için olur olmaz vaatlerle size ulaşmaya çalışan insanlardan uzak durun.
***
Konuyla ilgili Holistik Şifa Uzmanı aynı zamanda Anne Boyutu yazarı nazlı Eraslan’dan görüş almaya karar verdim;
- İnternette online büyü bozan medyum siteleri var. İnternet kullanıcılarına bir haftada istediklerini vermeyi vaad ediyorlar.
Bu kesinlikle şarlatanlık ve kolay yoldan para kazanmaya çalışmaktır. Bu tarz insanlar "Ben her şeyi düzeltirim" derler. Kişilerin enerjilerini bilmeden, yüz teması olmadan yapılan bu “işlemler” o insanda kocaman bir yanlış inanışa ve içsel bir yaraya neden olur. Zaten morali bozuk ve yaralı insan, bir de para vermiş, mucize gerçekleşsin diye bekler duru. Çok yazık!
Biz mucizeyi bekleriz, mucizeyi satmayız. Doğru tedavide budur!
İnsanın insana faydası olur ama bunun içinde o kişinin enerjinisi yüz yüze hissetmek lazım. Siz fal bakmıyorsunuz, -haşa- kader tayin etmiyorsunuz ki! Kaldı ki büyü bozma işlemi bu kadar kolaya indirgenmemeli. Bu internet ortamında insanlara süslenmiş paketlerdir. Yani kısaca ticari satışlardır.
-Online tılsım yapma ya da vefk yapma gibi bir sistem var. Bu gercekligi olan bir sey mi?
Vefk yapılır ama online yapılması mümkün değildir! Tütsü yakılırken bile dumanından danışanın etkilenmesi lazımken, vefkte biraz önce belirttiğim gibi yüz yüze, enerji hissedilerek yapılması gereken işlemlerdir.
-Okurların hangi konularda dikkatli olmasi gerekir?
Kesinlikle bu tarzda ki sitelere başvurmayın ve çaresizliğinizden faydalanmalarına izin vermeyin.
***
Ben durmadım bu “on-line medyumlardan” bir kısmına ulaşmaya çalıştım. İnternette telefonunu vermekten çekinmeyen medyumların hiç biri röportaj talebimize yanaşmadı.
Medyum olduğunu iddia eden kişilerin kendi geleceklerini göremeyip, hazırladığım haber dosyasından ne çıkacağını bilemedikleri için röportaj talebimi kabul etmemeleri ise bana enteresan geldi.
Kelin gerçekten merhemi yok demek ki…