Günümüzde kadınların kırışıklıklara, sarkmalara pek tahammülü yok.

"Daha genç görünme imkanım varken niye yararlanmayayım?" diyen de var; "Aman hiç uğraşamam öyle şeylerle, ben böyle iyiyim." diyen de. "Fazla bir şey istemiyorum; şu çatık kaşlı ifadem değişsin yeter..." diyenler de.

Öyle ya da böyle, botoksun kadınlar için ilgi çeken bir konu olduğu muhakkak. Hele bir de değişime ayak uydurmaya çok müsait canlılar olduğumuzu düşününce... olur da bir gün botoks yaptırmaya karar verirseniz diye, uygulama hakkında bilgilendirilmek üzere Medikal Park Hastanesi dermatolg Dr. Gökhan Okan ile görüştük.  

Benler, egzama, cilt lekeleri, peeling ve botoks üzerine konuştuğumuz röportajdan kırışıklıkları ortadan kaldırmak için yapılan botoks ve koltuk altı botoksu kısmına dair bazı başlıklar...

                                                                       ***

Hocam, gelelim kadınların daha çok ilgileneceği konuya. Siz botoks da yapıyorsunuz. Öncelikle, botoksun cilde zararı oluyor mu?

Botoksun cilde bir zararı yok. Botoks bir toksin esasında, bir zehir. Etki mekanizması da, sinirden kasa giden uyarıyı bloke ederek bir şekilde oradaki kasların kasılmasını engelliyor. İlk etapta nörologlar kullanmışlar bunu; istemsiz kas kasılmalarında, istemsiz göz hareketlerinde nörologlar ve göz hekimleri tarafından kullanılmış. Daha sonra dermatologlar da istenmeyen kırışıklıkları, kas kökenli kırışıklıkları ortadan kaldırmak amacıyla kullanmaya başlamış.

Terlemeyi durdurma amaçlı da, yani fazla terleme durumunda tedavi amaçlı kullanılır. Yani iki amaçla kullanıyoruz botoksu: biri kırışıklıkları ortadan kaldırmak için, öbürü de terlemeyi durdurmak için. Yüzün üst tarafındaki kırışıklıklarda alın çizgileri, iki kaş arasındaki kırşıklık, göz çevresindeki kırışıklık iyi sonuçlar elde ediliyor. Mimik çizgilerinin fazla olduğu yerle buralar. Botoksla kasları felç etmiş oluyoruz. Kaslar felç olunca çizgiler de ortadan kalkıyor. Genellikle hastalarda, donuk bir ifadem olacak, mimiklerimi kullanamayacağım, endişesi oluyor.

Geçenlerde botokslu anneler korkutuyor diye bir haber çıktı örneğin, asparagas da olabilir gerçi, insanlar belki bu endişeyi de taşıyor olabilirler...

Şimdi kırışıklığın olduğu bölgedeki kası bloke etmek için çok fazla dozda ilaç verirseniz kas tamamen bloke olacağından, yani görevini yapamayacağından maske gibi olacaktır. Fakat ilacın etki dozajı kişinin cilt yapısı, kişinin yaşı, kas kitlesi - çünkü bazı kişiler daha ince kaslı oluyorlar - esas alınarak belirlenmelidir. Kadınlarla erkeklere verilecek dozaj farklı örneğin. Erkeklerin kasları daha fazla sonuçta. Birtakım kriterlere göre botoksun dozunu ayarlarsak kişiye daha doğal bir görünüm kazandırmış oluruz. Biz çaktırmadan botoksu seviyoruz; çizgiler gitmiş ama doğal bir ifade var.

Ne kadar süre dayanıyor peki hocam?

Ortalama 5-6 aylık bir etki süresi var.

Ondan sonra yeniden yaptırılıyor...

Aynen. Çünkü neden? Botoks etkisini kaybediyor; yeniden bir uygulamaya gerek kalıyor.

Terlemeyi önlemek için botoks yaptıranların ne kadar süresi var?

Aynı. 5-6 ay. Koltuk altı terlemesinde de botoksla çok iyi cevap elde ediyoruz. Sonra el ve ayak terinde de botoks uygulaması yapılıyor. Fakat el uygulaması, koltuk altı uygulamasına göre biraz daha ağrılı. Çünkü eldeki sinirler çok fazla ve çok fazla bölgeye uygulama yapılıyor. Ama koltuk altı botoksunda ağrı son derece minimal düzeyde.

Hocam, benim şurda aklım karışıyor: Terlemek iyi bir şey değil midir sonuçta? Önleyince nasıl oluyor?

Şimdi şöyle, vücudumuzda o kadar çok ter bezi var ki; atılması gereken toksinler diğer ter bezlerinden atılıyor. Vücut onu kompanse ediyor, vücut içinde sorun yaratmıyor o. Atılması gereken toksinler, zehirler atılamıyor diye vücut için ekstra bir problem yaratmıyor.

Sadece kişi rahat etmiş oluyor…

Aynen öyle. Sadece terlemeyi durdurmuş oluyor. Bir de bazı kişiler koltuk altının çok kötü koktuğundan şikayet ediyorlar. Bu durumda, ter bloke olduğu için koku da ortadan kalkıyor; böyle kişiler için de iyi bir yöntem.

Mesela hasta bir kurumda çalışıyor örneğin, “Renkli gömlek giyemiyorum.” diyor. “Renkli gömlek giydiğimde, hadi kokuyu bıraktım, terleyince görüntü olarak çok rahatsız oluyorum,” diyor.

Çünkü bu durumlarda o deodorantlar filan fayda etmiyor aslında, o ıslak görüntü yine oluşuyor…  

Evet, çünkü koltuk altı terinde botoks dışında elimizdeki imkanlar kısıtlı. Ya ter durdurucu birtakım solüsyonlar var, onları kullanıyor hasta – ama çok kısa süreli, günü kurtarmış oluyor – bir diğer müdahale de cerrahi yöntemle direkt ter bezleri çıkarılıyor. Göğüs-kalp-damar cerrahları yapıyor, cerrahi bir ameliyat ama biz açıkçası son çare olarak tavsiye ediyoruz. Sonuçta birincisi riskli bir müdahale bir de geri dönüşümü yok; ilk seçenek bir tedavi değil. Tedavi alternatiflerini özetlersem; anti-perspirantlar, ter durdurucu spreyler var. Medikal ilaçlar var; fakat çok düzenli kullanım gerektiriyor. Hasta kullanmadığı zaman bir iki gün sonra tekrar aynı şekilde terlemeye başlıyor, ya bu uygulama olacak. Ya cerrahi müdahale olacak. Ameliyat kadar radikal bir yöntem olmayan botoks daha iyi bir basamak. 

Röportaj videosunu buradan izleyebilirsiniz.

Röportaj: Itır Yıldız