Artık çoğu kişi hamileliği süresince sürekli doktor kontrolünde oluyor. Böylece bebeğinin sağlık durumu hakkında sıklıkla bilgi alabiliyor. Hiç şüphesiz, metropollerde sağlık hizmetleri daha gelişmiş durumda. Ne yazık ki her kadın bu şansa sahip değil. Bu, daha çok olanakların kısıtlı olmasıyla ilgili. Maddi durumu iyi olmayan ya da sağlık hizmetlerinin yetersiz olduğu bir yerde yaşayan kadınlar çocuklarındaki sağlık problemlerini çok sonra fark edebiliyorlar.
Türkiye’de 12 milyon engelli var. 2003 yılında Devlet İstatistik Enstitüsü’nün yaptığı araştırmaya göre ise ülkemizdeki engelli sayısı 8,5 milyon ve bu sayının 330.000’ini zihinsel engelliler oluşturuyor.
Çocuğunuzun zihinsel yetersizliği olup olmadığını nasıl anlayabilirsiniz? Otizmin, Down sendromunun, hiperaktivitenin belirtileri neler? Zihinsel yetersizlikler neden oluyor? Zihinsel Engelliler Platformu kurucusu, aynı zamanda özel eğitmen olan Vefa Bilici ile bu konuyu konuştuk.
* * *
Zihinsel yetersizlik nasıl anlaşılıyor? Belirtileri ve tedavisi hakkında bilgi verebilir misiniz?
Çocukların yaşıtlarına göre zihinsel işlevlerde biraz geri kalmasıdır. Burada akademik öğrenimlerinde ve sosyal becerilerinde zayıflık söz konusudur. Zihinsel yetersizlikler rehberlik danışma merkezlerinde yapılan testler sonucu “az, orta ve ağır seviyede zihinsel yetersizlik gösteren çocuklar” olarak üç ana başlıkta incelenir. Az yani hafif seviyede yetersizlik gösteren çocuklar devlet okullarında okuyabilir ve bu çocuklar genellikle hiperaktiftir. Orta düzeyde yetersizlik gösteren çocuklar ise iş okullarında, OÇEM (Otistik Çocuklar Eğitim Merkezi) ya da özel eğitim alt sınıflarında eğitim görebilirler. Ağır düzeyde zihinsel yetersizliği olan çocukların bazıları için ömür boyu özel eğitim gerekebilir çünkü bağımsız yaşayamazlar.
Tedavileri eğitimle yapılabilir. Ben eğitimle her şeyin çözülebileceğine inananlardanım. Bu şekilde onları yaşama kazandırabiliriz.
Otizmin belirtileri nelerdir?
Otistik çocukları aileleri erken yaşlarda fark edebilirler. Bebeklik dönemlerinde ya çok durgundurlar ya da çok ağlarlar. Göz kontağı kuramazlar, seslere tepkileri azdır. Okul öncesi çağlarda oyunlara karşı ilgisiz olurlar. Tekrarlı konuşurlar ve konuşmaları mekaniktir. Çevreleriyle iletişim kuramazlar, daha doğrusu iletişimi başlatma becerileri yoktur. Otizm ne kadar erken fark edilirse, eğitime o kadar erken başlanır ve böylece gelişimlerine yönelik önemli bir adım atılmış olur. Aileler ilk başta kabullenemiyorlar. Onları da anlamak gerek. Ama çocuk mutlaka eğitim görmeli. Arkadaşları ile birlikte kaynaştırma eğitimlerine katılır. Sevgi ve eğitimle iyileşme olur.
Otizmli çocuğun sayılarla arasının iyi olduğu ya da çamaşır makinesi gibi dönen şeylerin ilgilerini çektiği gibi söylentiler var. Bu konuda ne diyebilirsiniz?
Bunlar zaten Otizmin belirtileridir aslında. Tamamen kendi dünyalarında yaşarlar. Konuşmak istemezler ve kısa konuşurlar. Örneğin, “Yemek istiyorum” yerine “yemek” derler veya “Su verir misin?” yerine “Su ver” derler. Özel eğitimciler de zaten eğitimde komutlar kullanır.
Down sendromunun belirtileri nelerdir?
Down sendromu kromozomal bir hastalıktır. Normal insanlarda kromozom sayısı 46 iken, 21. kromozomun fazla eşlenmesiyle 47 kromozom olması Down sendromuna neden olur. Fiziksel olarak farklıdırlar ve yaşamları sınırlıdır. Yani 50-60 yıl yaşayamazlar. Sevecen tiplerdir ve yemek yemeyi çok severler dolayısıyla biraz kilolu olabilirler. Sıklıkla kalpleri delik veya dilleri büyük olabilir.
Tedavileri eğitim yoluyla sağlanır. Down Sendromlu çocukların zeka düzeyleri yetersiz olabilir. Geç öğrenirler. Mesela başkası bir kerede anlayabiliyorsa, onlar iki kerede anlayabilirler. Yerinde ve doğru eğitim verildiği zaman gelişim gösterirler.
Hiperaktivitenin / dikkat eksikliğinin belirtilerinden bahseder misiniz?
Bu tür çocuklar yerlerinde durmazlar. Dikkat dağınıklıkları vardır, bu da akademik becerilerinde zayıf olmalarına neden olur. Zihinsel engelli olarak tanımlayamayız çünkü normal ya da normal üstü zekaya sahip kişiler de hiperaktif olabilir. Doğru eğitim yoluyla, davranışın yani hiperaktivitenin sönmesi yoluyla topluma kazandırılabilir.
Öğrenme güçlüğünden bahsedebilir misiniz?
Bunu hiperaktiviteyle ilişkilendirebiliriz. Bu tür çocuklar okul çağında yerinde durmadıkları için, dersi dinleyemedikleri için öğrenmeleri zor olur. Destek eğitimleriyle, bireysel ya da grup eğitimleriyle – tabi çocukların kişisel farklılıkları da göz önüne alınarak – eğitimleri tamamlanabilir. Normal ya da yüksek zekaya sahip olabilirler.
Davranış bozukluğuna değinirsek, bunun tedavisi nasıldır? Anneler çocuklarında davranış bozukluğu olup olmadığını nasıl anlayabilir?
Çoğunlukla problem davranış gösteren ya da uyumsuz olan çocuklardır. Sebebi çevresel ya da ailenin yaşadığı şartlarla ilgili olabilir. Örneğin, hırsızlık yapmak, yalan söylemek, bunlar aile ortamında anne babayı ya da çevredeki insanları, arkadaşlarını model alma yoluyla ortaya çıkan problem davranışlardır. Uzman kişilerin, psikiyatristlerin yardımıyla çözümlenebilir.
Zihinsel yetersizliklerin ortaya çıkma nedenleri nelerdir?
%35’inin sebebi bilinmemektedir. Ama bazı riskler vardır. Zihinsel engelli olma ihtimalini artıran riskler vardır. Bu riskler üçe ayrılır: Doğum öncesi, doğum esnası ve doğum sonrası. Doğum öncesinde annenin sigara veya alkol kullanması, gereksiz ilaç kullanması ve 18 yaşından küçük veya 40 yaşından büyük olmasıdır. Doğum esnasında, bebeğin çıktığı anda oksijen alamaması, doğumun gecikmesidir. Doğum sonrasında çocukların kızamık gibi geçirmiş olduğu bulaşıcı hastalıklar da zihinsel yetersizliğin oluşma olasılığını yükseltir. Kalıtsal nedenleri de olabilir. Bunun yanı sıra çevresel faktörler var, bunlar daha çok öğrenme güçlüğüne sebep olabilir.
Zihinsel yetersizliği olan kişilerin yaşadığı zorluklar nelerdir?
Sosyal olamadıkları için çevreyle ilgili ciddi anlamda uyum sorunu yaşarlar. Sözel yönden zayıf oldukları için kendilerini ifade etmekte zorluk yaşarlar. Bunların dışında ailelerin çocuklardan beklentileri oluyor, çocuğunu olduğu gibi kabul etmekte zorlanıyorlar. Bir kişiyi bireysel farklılıklarıyla kabul ederseniz sorun kalmayacaktır. Biraz bilinçli davranmak ve empati kurmak gerekli. Bu sadece zihinsel engelli çocuklar için geçerli değil. Bu kişiler toplumun bir parçası sonuçta. Bugün Türkiye’de 12 milyon insan engelli olarak tanımlanmaktadır. Bu çok ciddi bir rakam.
Zihinsel yetersizliği olan çocuklar nasıl eğitim görüyor?
Zihinsel yetersizliği olan çocuklar tanı konulduktan sonra Rehberlik Araştırma Merkezleri’nin yönlendirmesiyle becerilerine göre; Otistik çocuklar eğitim merkezlerine, OÇEM’lere, özel eğitim alt sınıflarına gönderilebilir ya da kaynaştırma eğitimi adı altında eğitimlerine devam edebilirler. İki türlü kaynaştırma eğitimi vardır: Tam zamanlı ve yarı zamanlı. Bu şekilde çocuk arkadaşlarıyla birlikte okula gideceğinden daha sosyal olabilir. Yani kaynaştırma eğitimi çocukların sosyal becerilerini geliştirmesine yardımcı olmaktadır.
* * *
Vefa Bey neredeyse hayatını engelli çocukların ihtiyaçlarına ve eğitimine adamış. Kurucusu olduğu Zihinsel Engelliler Platformu da ihtiyacı olan kişiler ile yardım etmek isteyen kişileri birleştirmeyi amaçlayan, tamamen gönüllü bir organizasyon.
Vefa Bey’le konuştuktan sonra şunu düşündüm: Çocuklarımız zihinsel engelli olabilir. Öncelikle onları engelleriyle birlikte bağrımıza basmalıyız. Çünkü bu onların seçtikleri bir şey değil. Farklı olduklarından dolayı onları suçlamak, onlar hakkında yapabileceklerinin üzerinde beklenti içinde olmak yerine; topluma kazandırmak adına ihtiyaç duydukları eğitimi onlara sağlamak gerekiyor. Unutmayalım, onların ihtiyaçları yalnızca ilgi ve sevgi!
Röportaj: Pınar Koçer Aydın