Okunma Sayısı: 15159
CANLI YORUMLAR

"AKIL TUTULMASI" RÖPORTAJI

12 Eylül dönemi ve öncesi

Gazeteci Kadir Can'ın "12 Eylül 1980 Akıl Tutulması" adlı kitabı geçtiğimiz ay Boyut Yayınları'ndan çıktı. Can'ın Günaydın gazetesinde fotomuhabirlik yaptığı dönemlerde çektiği fotoğrafların kahramanları lise öğrencileri, işçiler, çoluk çocuk mitinge katılmış aileler... Kimi karede bayrak sallayıp yürüyorlar, kimi karedeyse kanlar içinde yatıyorlar. Türkiye tarihinin kapanmayan yarasının çok acı, çok gerçek, belge niteliğindeki fotoğrafları bu kitapta yer alanlar. Söyleşimizden bazı bölümler.

1974’ten başlayıp 12 eylül 1980 yılına kadar 7 yıllık dönemin fotoğrafları var bu kitapta. Huzur ortamıyla girizgâh yapmışsınız, daha sonra gördüğümüz fotoğraflarda silahlar var, ölenler var... Biz sizden öğrenelim, nasıl bir döneme ışık tutuyorsunuz fotoğraflarınızla?

12 Mart dönemi yaşadı Türkiye. 12 Mart’tan sonra bir geçiş dönemi oldu. Bu geçiş dönemi sonrasında, 1974’te ilk defa seçim yapıldı ve Bülent Ecevit kazandı. Geçiş döneminde olaylar nispeten durulmuştu. İstanbul’da yaşam gayet normaldi, kitabın girişindeki ilk fotoğraflar fırtına öncesi sessizliği anlatıyor. Eskiden 1 Mayıs’lar Büyükada’da kutlanırdı. On binlerce insan oraya giderdi; o gün şehir hatları vapurları 20-25 ek sefer yapardı. Piknik yapıp eğlenirlerdi. 1 Mayıs ilk defa 1976’da mitingle kutlandı, Taksim’de. Bu ilk miting olaysız geçti, ikincisi 1977’de ölümlerle sonuçlandı. Bu kitapta 12 Eylül öncesi Türkiye’de olan olayların aşağı yukarı yüzde 70’ini, yüzde 80’ini izledim. İşçi olayları, öğrenci olayları ve seçim gezileri var.

Çok çarpıcı fotoğraflar var kitapta. Askerler tarafından aranan, yerde yatan öğrenciler var. Siz nasıl hissettiniz bu kareleri yakalarken?

Orası Güngören Lisesi. Yerde yatanlar lise öğrencileri. 1979 yılında Kahramanmaraş olayları oldu. Güngören Lisesi’ndeki öğretmenler, bu olayları protesto etmek için derslere girmiyordu. Derslere girmeyince bu öğretmenler işten atıldı. Fototğraflarda, öğrenciler, öğretmenlerinin geri dönmesi için eylem yapıyorlar. Polisler liseyi basıyor. Bütün liseyi topluyorlar, erkek öğrencileri okulun ön tarafında yerlere yatırıyorlar. Askerler de var. Askerlerin, sınıflarda kız öğrencilerin çantalarını ararlarken de fotoğrafları var. Bu, olayın acı tarafı bir. İkincisi 15-16 yaşındaki kızlar, okulun bahçesinde erkek polisler tarafından aranıyor. Beni en çok etkileyen fotoğraflardan bir tanesi budur.

Peki silahların konuştuğu fotoğraflar... Kurşunların geçtiği bir ortamdasınız, siz kendinizi nasıl koruyordunuz?

Silahlar konuştuğu zaman herkes canını kurtarmak için kaçıyor, siz gazeteyi kurtarmak için fotoğraf çekiyorsunuz. Bir yerde ölümü göze alıyorsunuz. Gazetedeki ortam fotomuhabir için çok önemlidir. Gazetecilik, ekip çalışması ister. Gazetedekiler, gittiğim olaylarda benim aşağı yukarı ne fotoğraf getireceğimi biliyorlardı. Olay sırasında en iyi fotoğrafı çekmek için gerekirse ölümü göze alıyorsunuz. Süre o kadar uzun ki; yedi yıl. Yedi yılda inanılmaz tecrübeler kazanıyorsunuz. Kadere de bırakıyorsunuz, “vurulacaksam vurulayım” diyorsunuz. Birtakım önlemler de alıyorsunuz. Olay çıktığı zaman, en iyi fotoğrafları çekebilmek için mutlaka iyi bir yer tutmanız lazım. Bu, zaman içinde, içgüdüsel olarak gelişiyor. Bazen en emin yer, en iyi fotoğrafı çekebileceğiniz yer çatışmanın ortası. Bazen ağaç dalına çıkıyorsunuz.

Çok ölen çocuk oluyor muydu?

Genç insanlar çok öldü. Benim ilk gittiğim olaylardan biri Atatürk Öğrenci Yurdu. Şehremini bölgesinde çok yurt vardı ve bu yurtlarda kalmak için ya sağcı olacaksınız, ya solcu olacaksınız. Yoksa giremezsiniz o yurda, adamı öldürürler. Sağcılar sağcı yurtlarda, solcular solcu yurtlarda kalıyor. Öğrenciler de gruplar halinde okula gidip geliyorlar.

Sivillere çok kıymet verilmediği bir dönem. Yine de günümüze kıyasla insanlar çok daha fazla yer alıyormuş gösterilerde, mitinglerde. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Ben aktif gazeteciliğe devam ediyorum. Eylem olduğu zaman ben de gidiyorum. Bir gidiyorum, en fazla 100 kişilik gruplar eylem yapıyor. Bizim dönemimizde, 80 öncesinde, “eylem var” denildiğinde en az 20 bin kişi toplanırdı. Bir cenaze töreninde 50 bin kişi olurdu. Şimdi insanların fazla sokağa çıkmaması da bence iyi bir şey. Bu gruplar ne kadar büyürse önümüzdeki zaman dilimi içerisinde çıkacak olayların habercisidir.

Bu tür çalışmaların devamı gelecek mi?

Bu bir kitaptı, yazıldı bitti. Yalnız şöyle bir şey var: Bu kitapta daha çok sayfa olabilirdi. Fotoğraf çok; binlerce fotoğraf kaldı. Burada kullanamadığım yüzlerce fotoğraf var ama bu haliyle de bir şeyi anlatıyor. Benim yapmak istediğim şey şu: 12 Eylül’ü yaşamayan birçok insan bugün kitap yazmaya kalkıyor. Bugün 40-45 yaşındaki insanlar 12 Eylül dönemini bilmiyorlar. Bu aşağı yukarı Türkiye nüfusunun yarısı demektir. İnsanlar merak ediyor çünkü çok havada kalmış, sonuçlanmamış bir konu. 12 Eylül hep gündeme geliyor. Derler ki, “ateş biraz uzak durduğu zaman ısıtır, ama ateşi tutarsanız yanarsınız.” 12 Eylül de öyle. Biraz uzak durduğunuzda ısınıyorsunuz ama elinizi attığınızda yanıyorsunuz. Şimdi hep ısınıyorlar. Bugüne kadar herkes 12 Eylül’den ısındı. Ortada netice yok. Bu gidişle 12 Eylül’ü kimsenin çözeceğini sanmıyorum. 12 Eylül, birtakım insanların işine geldiği zaman gündeme getiriliyor; ısınıyorlar, sonra bırakıyorlar, hiç ellerine almıyorlar yani. 

 

Röportaj: Itır Yıldız

Röportaj videosunu buradan izleyebilirsiniz.

  • Ann Boyutu
  • Ann Boyutu
  • Ann Boyutu
  • Ann Boyutu
  • Ann Boyutu
    
İLGİLİ HABERLER
FİRST LADY GÜL'ÜN TOPUKLARI
İNGİLİZ BASININDA
DÜNYA SAATİ HAREKETİ
31 MART'TA 20:30-21:30'DA
HAYVAN BESLİYORSANIZ DİKKAT
YAKINDA SUÇLU OLABİLİRSİNİZ
GÜL'DEN 4+4+4'E ONAY
KRİTİK YASA GEÇTİ
SULTANLAR GURURLANDIRDI
TURNUVA BİRİNCİSİ OLDULAR
GEBELERE MAHREMİYET BUTONU
AİLE FACİALARINA KARŞI...
DAHA ÖNCE NİŞANLANMIŞ
ARTI & EKSİLERİ NELER?
NEDEN ARKADAŞ OLAMIYORUZ?
ERKEK-KADIN SAVAŞLARI
FACEBOOK MESAJLARI OKUNUYOR
PEDOFİLİYE KARŞI ÖNLEM

Yorum Yaz

Yasal Uyarı:Bu iletişim platformunda yorum yazanların, bilgi ve düşünce paylaşanların veya herhangi bir kanaldan site veya ziyaretçileriyle iletişim kuranların görüş ve düşünceleri, site editörlerini, modaretörlerini ve site hazırlayıcılarını bağlamamaktadır. Bu görüş ve düşüncelerin sorumluluğu tamamen ilgili kişilere aittir. Sitemizde reklam unsuru içeren yorumlara ve yönlendirici linklere yer verilmemektedir. Yorumlarınızı yazarken lütfen bunu dikkate alınız. Aksi halde iletileriniz yayından kaldırılacaktır.

KATEGORİNİN HABERLERİ
ÖZGÜR BİR KUŞ GİBİ
GELİNİME İYİ BAKARIM ...
PEMBE BULUTLAR
CİNSEL İSTİSMARA
İLGİLİ VİDEOLAR
ERKEN ERGENLİK
KADINLARA ÖZEL "MUTLULUK" OYUNCAKLARI
ERGENLİKTE UYUM SORUNU
LEYLEK HİKAYELERİ ANLATMAYIN
TOPLAYIN
GÜZELLİK ÖLÇÜLERDE DEĞİL
YETERİNCE ZENGİNSENİZ
Adınız:
Soyadınız:
Email:
Sikayet & Öneri:
Talebinizi Seçiniz :