"Aileler, çocuklarında omuz ya da kürek kemiğinde asimetri gördüklerinde mutlaka bir hekim desteği almalılar"
Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Esat Kıter, çocukların omurgalarında görülen asimetrinin, "idiopatik skolyoz" olarak adlandırılan omurganın yana doğru eğrilme hastalığının belirtisi olabileceğini söyledi.
Kıter, "idiopatik skolyoz" olarak adlandırılan omurganın yana doğru eğrilme hastalığının genellikle 10-12’li yaşlarda ortaya çıktığını söyledi. Kıter, hastalığın nedeninin ise tam olarak bilinmediğini kaydetti.
Zamanında müdahale edilmediğinde omurgadaki eğriliğin, büyüme ile birlikte ileri derecelere ulaşabileceğini anlatan Kıter, çocukta sakatlık görünümü oluşturan ve boy uzamasına engel olan hastalığın yaş ilerledikçe tedavisinin güçleştiğini kaydetti. Prof.Dr. Kıter, bu nedenle eğriliğin erken dönemde tespit edilmesinin önem taşıdığını vurguladı.
Ailelerin eğriliği fark ettiklerinde mutlaka bir hekime başvurmaları gerektiğini ifade eden Kıter, "Çocukların omurgalarında görülen asimetri, ’idiopatik skolyoz’ olarak adlandırılan omurganın yana doğru eğrilme hastalığının belirtisi olabilir. Aileler, çocuklarında omuz ya da kürek kemiğinde asimetri gördüklerinde mutlaka bir hekim desteği almalılar" diye konuştu.
Kız çocuklarında daha sık görülüyor
Hastalığın kız çocuklarda daha sık görüldüğüne işaret eden Prof.Dr Kıter, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Hasta öne doğru eğildiğinde, omurgadaki yana doğru olan eğrilik daha belirgin görünür. Eğrilik derecesi ve çocuğun yaşı, bu dönemde tedaviyi belirleyecek en önemli faktörlerdir. Bu hastalığın erken tanısı ve tedavisi hastayı ameliyattan kurtarabiliyor. Skolyoz hastalığının her anlamda tedavisi mümkün. Yapılan araştırmalar ameliyatla, korse ya da alçıyla tedavi edilen skolyozlu hastaların tamamen normal bir yaşantı sürdüğünü göstermiştir."
Prof. Dr. Kıter, omurga eğriliğinin özellikle 10 yaşından küçük çocuklarda, belli bir döneme kadar seri alçı veya korse uygulamalarıyla kontrol altına alınmaya çalışıldığını bildirdi. Kıter, buna rağmen kontrol altına alınamayan eğrilik durumunda ise çocuğun yeterli bir büyümeye eriştiğinde, cerrahi yönteme başvurulduğunu söyledi.
Kıter, son yıllarda hem eğriliği kontrol altına alan hem de büyümeye olanak veren ameliyat tekniklerinin geliştiğine de dikkati çekti.