İnsan hayatı şüphesiz inişler çıkışlarla dolu, bazen fırtınalı bir havada okyanusta ilerlemeye çalışmak gibi; ne var ki, konu çocuk yetiştirmek olunca dalgalar daha sert çarpabiliyor. Bir yol arkadaşınız yoksa yolculuk çetin geçebiliyor. Ancak elbette tek başınıza da bu deneyimin üstesinden layıkıyla gelebilirsiniz. Aşağıda verdiğimiz birkaç ipucuna göz atmaya ne dersiniz?
Önce kendinize iyi bakın:
Yola yalnız devam ettiğiniz ebeveynliğin bu ilk günlerinde, temel ihtiyaçlarınıza gerekli özeni gösterdiğinizden emin olun çünkü bunlar, onca yoğunluğunuz arasında gözden kaçırmaya, unutmanıza oldukça müsait şeylerdir. Sağlıklı beslenin, uykunuzu alın; bırakın ev işleri biraz aksasın.
Güçlerinizi birleştirin:
Her geçen gün, hafta sonları oyun parklarındaki yalnız anne ve yalnız babaların sayısı artıyor; aynı şekilde cumartesi akşamları evde tek başına, küçük çocuğuna eşlik edenlerin de…
Dolayısıyla, kendiniz gibi arkadaşlar edinmeniz hayatınızı kolaylaştıracak etmenlerden biridir. Evli bir arkadaşınızın eşi, işten geç geliyordur örneğin; akşam yemeği faslını birlikte halledebilirsiniz, bu esnada hem siz arkadaşınızla biraz kaynatmış olursunuz hem de çocuklar birlikte zaman geçirir.
Topluluk oluşturun:
Kuvvetli bir topluluk, duygusal destek ve aidiyet duygusu sağlar. Sadece yalnız anne/babalardan oluşan bir gruptan değil, çeşitliliğin olduğu bir topluluktan bahsediyoruz. Topluluğunuz ne kadar çeşitli olursa yapılan aktiviteler o kadar zenginleşir.
İçe dönük biriyseniz, topluluk oluşturmakta zorlanabilir ya da isteksiz olabilirsiniz. Bu durumda, mevcut oluşumlara katılmak için çabalayabilirsiniz. Belediyeler tarafından düzenlenen etkinliklere katılabilir; çocuklu ya da çocuksuz kurs ve atölyeleri araştırabilirsiniz. Bunun için Anne Boyutu’nun etkinlik bölümünden de yararlanabilir; çocuğunuzu yazdırabileceğiniz spor programlarımızı takip edebilir, başka velilerle tanışabilirsiniz.
Burada önemli olan, bir atılımda bulunmaktır. Gereklilikten doğan sosyalleşme, muhakkak ebeveyn rolünüzü kolaylaştıracak, geliştirecek ve güzelleştirecektir.
Çevrenizden yardım alın:
Yakın arkadaşlarınızdan, anne-babanızdan ya da kardeşlerinizden yardım istemekten çekinmeyin. Çocukların birleştirici bir gücünü atlamayın.
Etrafınızdaki ilişkilere imrenmeyi bırakın:
Çok anlayışlı bir kocası olan kadın arkadaşınız ya da çok becerikli, sevgi dolu bir karısı olan erkek arkadaşınız… Her neyse, herkese kendi ilişkisinde mutluluklar dileyin ve… Ve o kadar. Her durumun ve her ilişkinin kendi içinde birtakım avantajlar ve dezavantajlar barındırdığını ve sizi rahatlatacaksa, evet, hiçbir şeyin dışarıdan göründüğü gibi olmadığını aklınızdan çıkarmayın.
Sürekli bir imrenme ve kıskanma hâli enerjinizi yiyip bitirir. Bunun yerine yapmanız/yetişmeniz ve düzeltmeniz gereken ve elbette ki hayatınızda yolunda giden şeylere yoğunlaşın.
Acil durumlar için önceden hazırlıklı olun:
Gelelim, biraz daha somut işlere… Gecenin bir yarısı, çocuğunuzun ateşi çıkıyor. Evde ilaç yok ya da siz de virüs kapmışsınız ve o hasta, siz hasta. Ne yapacağınızı şaşırmış durumdasınız…
İşte bu tür durumlara hazırlıklı olmak çok önemli. Arkadaşlardan ve aile üyelerinin telefon numaralarından oluşan bir liste hazırlayın. Eve yakın yerlerde, gece vakti çocuğunuzu kapıp götürebileceğiniz klinik/hastane bilgilerini hazır edin.