CANLI YORUMLAR
A. ONUR ÜNNÜ
A. ONUR ÜNNÜ

İSTANBUL

Bağımlılık...
12.12.2012

“Hayat o kadar da berbat olamaz, diye düşünürüm bazen. Ne de olsa, sonunda insan Boğaz’da bir yürüyüşe çıkabilir.”

 

İstanbullu olmanın en iyi tanımının, Orhan Pamuk’un bir röportajında söylediği bu sözlerle anlatılabileceğini düşünürüm: “İstanbul’da yaşamak, kalbinin ritmini hisseder gibi şehrin kalbini içinde hissettiğin, nefes almak gibi vazgeçemediğin, anlamadan hayatının ta kendisi oluveren, kimi zaman aşka denk bir bağımlılık… Ne şimdiye ait olmanın, ne de geçmişe ait olmanın mümkün olmadığı, arafta bir yerde, uçuşan bir zamanın şehri. Bir gezgin gibi ne oraya ait olmanın mümkün olduğu ne de oraya ait olmamanın verdiği huzursuzluğu yaşatan bütün zıtlıklarıyla insanı saran bir şehir…”

 

Yahya Kemal’ e ‘Sade bir semtini sevmek bile bir ömre bedel’ dedirten, Nedim gibi İstanbul âşıklarının toprağına nazar boncuğu gömdüğü, bir şehrin silüetinin belki de bir hayalle, umutla eşleştiği tek şehir.

 

Yapmam dediğin ne varsa yaptıran, kendine uyduran, baştan çıkartan kaç şehir olabilir? Ya da bütün zıtlıklarına rağmen çeşitliliği içerisinde harmanlayan, birleştiren? Bir an hayranlıkla seyrine daldığın bir an olanca nefretinle uzaklaşıp kaçmak istediğin ve ne kadar uzağa gitsen de kendin kadar yakınında olan, giderken yanında onu da yanında götürdüğün…

 

Yağmurlu bir havada sokaklarında ıslanarak dolaşmaktan keyif alabileceğin bir yandan da bir damla yağmurun bile bütün bir şehri felç etmeye yetebileceği, onca kalabalığın içerisinde eriyip gittiğini hissettiğin, ‘hiç kimse’ olmanın yalnızlığını ve rahatlığını yaşayabileceğin, geçmiş tarihin görkemli yaşanmışlıklarla dolu kalıntılarının arasında plansızca şehrin tam ortasında yükselen beton yığını yapılarıyla boğulduğun, bir adım ötende yüksek güvenlikli, konforlu siteleri, hesabını düşünmeden alışveriş yapabileceğin lüks mağazaları, bir adım ötende ise gecekonduları, birbirinden çok farklı yaşamların kesiştiği ortak bir yaşam alanı, kimi zaman bir yerden bir yere gitmenin saatlerini aldığı trafiğin, kalabalığından boğulduğun caddelerin ve biraz nefes almanın bile mümkün olmadığı şehir planından yoksunluğu, belki ayakkabılarını çıkartıp biraz toprağa basmanın verdiği huzuru bile bulamadığın doğadan kopukluğu, yan komşunu bile tanımadığın güvensizlik içerisinde insan ilişkilerinin kopukluğundan dem vurduğun ancak yalnız kalmanın dahi mümkün olamayacağı yoğunluğunu yaşadığın kaç şehir olabilir?

 

Yaşattığı tüm sıkıntılarına rağmen yoksunluğunu hissedeceğin şehir.

YAZARLAR
OBEZİTENİN ÖNLENMESİ İÇİN
ANA RAHMİNE HASRET
BOŞANMA SÜRECİNİN ARDINDAN
GEBELİK ŞEKERİ
BOŞANMA SEBEPLERİ II
12 KASIM HAFTASI
İYİ OLMAYAN YABANCILAR VAR
SEVGİ,FEDAKÂRLIK,BAĞIMLILIK
DETOKS SEBZE VE MEYVELERİ
MİNİK DOSTUNUZLA TATİLDE
BEBEKLER İÇİN YEMEKLER
NEFES ALMA PROBLEMLERİ
KOL ESTETİĞİ
SORULARINIZ VE YANITLARI 22

Yorum Yaz

Yasal Uyarı:Bu iletişim platformunda yorum yazanların, bilgi ve düşünce paylaşanların veya herhangi bir kanaldan site veya ziyaretçileriyle iletişim kuranların görüş ve düşünceleri, site editörlerini, modaretörlerini ve site hazırlayıcılarını bağlamamaktadır. Bu görüş ve düşüncelerin sorumluluğu tamamen ilgili kişilere aittir. Sitemizde reklam unsuru içeren yorumlara ve yönlendirici linklere yer verilmemektedir. Yorumlarınızı yazarken lütfen bunu dikkate alınız. Aksi halde iletileriniz yayından kaldırılacaktır.
Adınız:
Soyadınız:
Email:
Sikayet & Öneri:
Talebinizi Seçiniz :