İbrahim anlatır, öğretmenlerine portakal çiçeklerinden kolye yapar hediye ederlermiş.
Sonra daha olmamış, yeşil ve sert portakaldan tekerlek yapar, çubuklara takar oynarlarmış.
Biz limonu kebaba sıkmayız mesela, yedikten sonra elimize sıkarız.
Bir bardak acılı şalgamın içine sıkar babam limonu öyle içer...
Çıtır çıtır yanan sobanın üzerine atarsın kabuklarını, mis gibi kokar evin içi.
Annem eline limon sıkar , krem sürmez. Yumuşacık olur.
İbo, kabuğunu rendeler, şekerle ezer, dünyanın en güzel limonatasını yapar.
Okuldan eve geldiğinde akşam yemeğine kadar yapılacak en güzel şey koca bir kaba bir sürü mandalina koyup, hepsini yemektir.
Sizin hiç yeşil, turuncu ve bir o kadar özgür, bir o kadar asi, bir o kadar çocuk sokaklarınız oldu mu?
Kozan Bucak sizin için bir anlam ifade etmez ama bizim için mandalina, portakalın kralıdır!
Washington mesela sizin için Amerika'da bir yer olabilir ama bizim için portakalın hasıdır. Örneğin İsrail, ince kabuklusuna denir.
Şeker Portakalı vardır, yerken gülümsersin.
Tatlı limon ya? Hiç yediniz mi?
Adana'ya en yakışan kan portakalıdır. Kazım Büfe'de kıpkırmızı bir bardak kan portakalı suyu içersiniz, yanına da bir poğaçayı tost makinasında ısıtırlar. Efsane!
King size ne anlam ifade eder bilmem ama king dedin mi şeker gibi bir mandalina gelir bizim aklımıza...
Turunç , salataya, çorbaya sıkarız biz. Turunçgillerin atasıdır.
Shadox size bir rock grubu ismi gibi gelebilir fakat kendisi kavun kadar, özel bir greyfurttur. Zarını soyar, içinin bereketini yersin.
Adana mı portakal, limon çiçekleri için yaratılmıştır, bu sihirli ağaçlar mı Adana için bilinmez ama Allah Adana'ya torpil geçmiştir, orası net!
Plakamız 01!
Adanalıyık, Allah'ın adamıyık!
Doğrudur.
Dilimiz küfür, içimiz portakal çiçeği kokar!
Portakal Çiçeği Festivalimiz kutlu olsun!
Tüm portakal çiçekleri, İstanbul'dan selam var!