Dinlemek ve empati kurmak
Karşısındaki insanı dinlemek ve empati kurmak okul çağındaki çocuklarda çok daha kolayca yerleştirilebilecek özelliklerdir. Ama yine de en sağlıklısı, çocuklara bu dönemden önce de başkalarını dinlemeyi ve empati kurmayı öğretmektir. Paylaşmak konusunda olduğu gibi burada da en iyi yol, ona kendinizden yola çıkarak bir örnek sunmaktır.
Çocuğunuza iyi bir dinlemenin, karşınızdaki insanın konuşması bitene kadar sessiz kalıp sonra ne anladığınızı göstermek amacıyla verilen mesajı ona tekrarlayarak sağlanabileceğini göstererek işe başlayabilirsiniz. Bunu çocuğunuzla, eşinizle ve arkadaşlarınızla tekrar ve tekrar yapabilirsiniz, er geç çocuğunuz da durumu kavrayacaktır. İşte size bir örnek:
ÇOCUĞUNUZ: “Bazen kimsenin benimle arkadaş olmak istemediğini düşünüyorum, çünkü yuvada bir başıma kalıyorum, sonra yalnız ve mutsuz hissediyorum.”
SİZ: “Yani oynayacak kimsenin olmaması seni üzüyor; yuvadaki diğer çocukların seni aralarına almasını istiyorsun değil mi?”
Empati kurmak, basit bir biçimde dinlemek, diğer kişinin yerine kendini koymak ve onun hissedebileceklerini gerçekten daha önce yaşamış olmakla ilgili bir adımdır. İlk senaryodan devam edersek, çocuğunuzun bunu nasıl becerebileceğini anlamasına yardım etmek için empatinizi şu şekilde gösterebilirsiniz:
SİZ: “Bu çok üzücü olmalı. Diğer çocukların seninle neden oynamadıklarını merak ettiğini sanıyorum. Bunun seni ne kadar üzdüğünü anlayabiliyorum. Aynı durumu yaşasam sanırım ben de üzülürdüm.”
Dinleme ve empati kurma yeteneklerini küçük yaşta kazandırmanın bir başka etkili yolu da onunla birlikte içinde manevi duyguların geçtiği kitaplar okumak ya da DVD’ler izlemektir. Örneğin esas karakterdeki kızın sadece annesini kaybetmenin değil, üvey ailesinin kötü muamelesinin ve babasından destek göremeyişinin de üzüntüsünü çektiği, ama sonunda yakışıklı prense kavuşup sonsuza kadar mutlu yaşadığı Sinderella gibi hikâyeler, dinlemek ve empati kurmakla ilgili yetenekleri tarif etmek için harika araçlardır.
İşe hikâyenin en çok hangi parçalarının aklında kaldığını kızınıza sorarak başlayabilirsiniz. Sonra da Sinderella’nın neler hissettiğini keşfetmesini sağlayabilirsiniz. Ona “Bütün ev işleri zorla sana yaptırılsaydı ve hoşlandığın hiçbir şeye izin verilmeseydi ne hissederdin?”, “Kız kardeşleri baloya onsuz gittiklerinde sence Sinderella neler hissetti?”, “Sence prens üvey kız kardeşleri yerine neden Sinderella’yı sevdi?”, “Sana göre en sonunda herkesten daha çok mutlu olmayı Sinderella niye hak etti?” gibi sorular sorabilirsiniz.
Daha büyük yaşlardaki çocuklarla da duygular hakkında oyunlar oynayabilirsiniz. Örneğin ondan ‘mutlu’ ya da ‘üzgün’ kelimeleriyle benzer anlamlara sahip başka kelimeleri bir listede sıralamasını isteyin. Sonra da ondan hazırladığı liste içinden mutlu, üzgün, korkak, heyecanlı ve kızgın suratları seçmesini isteyin. Bu yüz şekilleri ve taşıdıkları duygularla ilgili hikâyeler uydurup birlikte canlandırın.
Çocuğunuzu başka çocukların ve diğer yetişkinlerin onu mutlu ettiği yolları kullanarak da tatmin edebilirsiniz. Ancak bunu yaparken pahalı oyuncaklar gibi maddi şeyleri kullanmamaya çalışın. Örneğin onun fikirlerini dinleyerek, derslerindeki başarısını takdir ederek, gittiğiniz yerlere davet ederek ve ona iltifatta bulunarak da bunu yapabilirsiniz.