Bugünlerde anne sohbetlerinde en çok konuşulan konulardan bir tanesi yaz tatili ödevleri !
“Seninki ne yaptı ? ”, “Of sorma her gün zorla yaptırıyorum !” , “ Ne kaldı ki tatilin bitmesine ! “, “ Neden bu kadar çok ödev verirler ki ? “, “ Günde sadece yarım saat otursa yeter ama nerdeee ! “ …. gibi bitmek bilmeyen yakınmalar, yorumlar, endişeler…
Yaz tatili ödevleri neden verilir ? Sene içinde öğrendikleri bilgileri tekrar yapsınlar ve sorumluluk almayı öğrensinler diye. Tabi bu ödevler bizde çocukları düşünmeye, araştırmaya, hayal gücünü geliştirmeye yönelik olmayınca; çocuklar sıra sıra test kitaplarını ( kaçıncı sınıf olursa olsun ) görünce fırtına kopuyor. Klasik ödevler annelerin ödevleri durumuna geliyor ve ne yazık ki keyifle geçirilecek yaz tatili sonları annelerin kabusu haline geliyor.
Lütfen ama lütfen rahat bırakın çocukları !
Yaş grubuna göre zorlamadan verilen ödevleri için program yapmasına tabi ki yardımcı olun, sizden beklediği desteği gösterin ama lütfen sonrasında geride durun. Bırakın yapsın ya da yapmasın; bırakın öğrensin ! Yapmayınca ne oluyor, yapınca ne oluyor kendisi yaşasın ve öğrensin. Her okulun kuralları ayrıdır ödevler için; belliyse onları da iletin ve geri çekilin. Kendi karar versin; kendi seçimini yapsın ödevleri konusunda.
Okullar açıldığında yaptığı ödevlerle gururla gitmesine ya da yapmamanın verdiği suçluluk, utanç, eziklik duygusuyla gitmesine izin verin. Bu duyguları yaşamazsa; sizin zorunuzla ödevlerini yaparak giderse emin olun hiçbir şey öğrenmeyecek ( merak etmeyin konu tekrarlarını zaten her sene yapıyorlar !!! )
Ne sorumluluk almanın ve bunu yapmanın verdiği mutluluk, gururu tadacak ne de sorumluluklarını yerine getirmediğinde hissettiği olumsuz duyguları tadacak.
Bu olumsuz duyguları tatmadığı için de hiçbir zaman sorumluluklarını yerine getirmek için iç disiplin geliştiremeyecek. Oysa ki en büyük çabanız “sorumluluk sahibi, kendine güvenli çocuk yetiştirmek değil mi ? “ . Bırakın öğrensin hayatı, mutlu olsun, üzülsün, ne yapacağını şaşırsın… ama kendi seçimini kendi yapsın, hata yapsın! , Hatalarından öğrensin !!!
İnanın çocuğunuza vereceğiniz en güzel hediyelerden bir tanesi “ hata yapmasına izin vermektir “.
Bırakın öğrensinler…
Geçen gün sanal ortamda paylaştığım William Martin’in şu sözleri sanıyorum her şeyi özetliyor…
ÖDÜL VE CEZA
Çocuklarınıza koyduğunuz kurallara dikkat edin.
Kurallar, sorumlulukları götürür.
Çocuklarınıza verdiğiniz ödüllere dikkat edin.
Ödüller, özsaygıyı götürür.
Çocuklarınıza verdiğiniz cezalara dikkat edin.
Cezalar güveni götürür.
Bırakın dersler, doğaları gereği öğrenilsin,
sizin programınız ya da ihtiyaçlarınızla değil.
Kuralların yerini, bütünlük alacaktır.
Mücadelenin yerini , memnuniyet alacaktır.
Maddeciliğin yerini, maneviyat alacaktır.
Çatışmaların yerini, sevinçler alacaktır.
Bana bunun aşırı basit olduğunu söylemeyin
Belki bir anne ya da babanın yaşamındaki en cesur hareket,
kalbinizi bile kırsa, kenarda durup çocuklarınızın,
kendi hareketlerinin sonuçlarıyla,
tek başlarına başa çıkmalarına izin verdiğiniz
o an olacaktır.
Tatilin keyfini sürmeniz dileğiyle…