Gebeliklerin yaklaşık %3-5’inde fetal anmomali denilen sakatlıklar olur. En ideal şartlarda bile bu durum ortaya çıkmaktadır, risk artırabilecek faktörlerin eklenmesi ise sakatlık oranlarını artırmaktadır. Bu sakatlıkların bir kısmı bugünkü bilgilerimizle tedavi edilemeyen grupta olur, bebeklerin bir kısmı gebeliğin ilerleyen dönemlerinde anne karnında vefat eder, bir kısmı da doğum sonrası kaybedilir.
Bebek doğmadan önce anne karnında yapılan tedaviler iki gruba ayrılır, ilaçla yapılan (medikal) tedaviler ve cerrahi tedaviler. Medikal tedavilerde anneye verilen ilaç veya maddeler göbek kordonundan geçerek bebeğin hastalığının tedavisinde etkili olur.
Hangi hastalıklarda ilaç tedavisi uygulanır ?
Tedavi bebekteki hastalıkların saptanıp anneye verilen ilacın bebeğe geçip bebekte etkili olması prensibine dayanır.
Annede Graves; denilen tiroid bezinin fazla çalıştığı durumlarda radyoaktif iyot tedavisi (atom tedavisi) verildiğinde oluşabilen antikorlar göbek kordonundan bebeğe geçerekbebekte tiroid bezinin fazla çalışmasına yol açabilen hastalığa sebep olabilmektedir. Bebekte ortaya çıkan bu tip hastalıklar anneye verilen ilaçlarla bebeğin tedavi edilebilmesi şeklindedir.
Konjenital Adrenal Hiperplazi; görülme sıklığı toplumlara göre değişir, 1/300 ile 1/15000 arası. Bu hastalıkta kız bebeğin genital organları, salınan hormon etkisiyle erkek gibi görünebilir ve vücuttan tuz kaybedilmesine bağlı belirtiler ortaya çıkabilir. Gebeliğin mümkün olduğunca erken haftalarında hastalık saptanıp uygun tedavi verilebilirse hastalığa bağlı sorunların önlenmesi mümkün olabilmektedir.
Bebekte ortaya çıkan kalp çalışma düzensizlikleri (aritmi); çok ağır şekillerde bebekte kalp yetmezliği ve vücutta yaygın şişliklere (hidrops) yol açabilir. Bebeğin hastalığı saptandıktan sonra plasentadan (bebeğe ait eş) geçebilen ilaçlar anneye verilerek bebek tedavi edilebilir. Bu amaçla kullanılabilen bir çok ilaç vardır ve bebeğin durumuna göre ilaç seçimi yapılır. Eğer bebeğin vücudunda yaygın şişlik varsa ilacı direkt göbek kordonundan vermek tedavi başarısını artırır.
Gebelikteki iltihabi hastalıklar; mikroplar göbek kordonundan geçerek bebekte önemli sorunlara yol açabilmektedir. Anneye uygulanacak vaktinde ve uygun tedavi bebeğin de iyileşmesine imkan sağlar. Sifiliz ve cinsel yolla bulaşan hastalıklar vakitli ve başarılı bir şekilde tedavi edilebilmektedir.
Metabolik bozukluklar; fetal metilmalonik asidemi, Smith Lemli Opitz sendromu, fetal 3-fosfogliserat dehidrogenaz eksikliği hastalıkları tedavi edilebilenlerden bazılarıdır.
Fetal kök hücre transplantasyonu; bebekte bağışıklık sistemi bozukuluklarında, kan hastalıkları, metabolik hastalıklarında uygulanan bir tedavidir.
Fetal gen tedavisi ile ilgili çalışmalar devam etmekte olup genetik teknolojilerdeki gelişmeler ve kalıtsal hastalıklara yol çan genlerin sapptanabilmesiyle tedavinin önemi ve değeri artacaktır.
Cerrahi tedaviler
Anne karnındaki bebeğe yapılabilecek ameliyat tedavileri konusunda son 20 yıldır yoğun çalışmalar mevcuttur. Az sayıda merkezde, anne karnındaki bebek vücut dışına alınarak kısıtlı sayıdaki bozuklukların tedavisi için uygulanabilmektedir (açık fetal cerrahi). Bazı durumlarda fetoskopik cerrahi denilen yöntemle bebek vücut dışına alınmadan, özel bir yöntemle rahim içine girilerek tedavi uygulanabilmektedir. Bazen de özel kanüller yine rahim için girilerek bebekte gerekli olan bölgelere yerleştirilebilmektedir.
Fetal cerrahi yapılabilen durumlar nelerdir?
Açık fetal cerrahi
• Kistik adenomatoid malformasyon
• Ekstralober pulmoner sekestrasyon
• Sakrokoksigeal teratom
• Spina bifida
Fetoskopik cerrahi
• İkizden ikize transfüzyon
• Diafragma hernisi
• Posterior uretral valf
• Havayollarında tıkanma
• Amniotik bant serbestleştirilmesi
Perkütan işlemler
• Şant tedavileri
• Radyofrekans ablasyon
• Fetal intrakardiak kateter uygulamaları
Ex utero intrapartum tedavi işlemleri de gereken olgularda uygulanabilecek tedavilerdir. Sağlıklı ve sorunsuz gebelikler dilerim.
Prof.Dr.Aktuğ Ertekin