Sabrın sonu umut olsa da,
Ben umutsuzluk pankartı ile yollardayım.
Gülmek yasaklanmış,
Umut artık bilinmeyen mahallelerin adı!
Doğan güneş başka şehirlerin ışıltısı.
Uzaklarda,
En umulmadık zamanlardayım.
Gittiğinden beri sonsuz dakikalar tutuyorum "sen" diye diye!
Geleceğin gün için düşüyorum günlerden,
Bugün pazar diyorum,
Yarın ertesi..
Ha bugün gelir diyorum,
Ha yarın mutlaka,
Ama sen her defasında gelmiyorum diyorsun.
Lafı söylemek kolay,
Sadece dile kolay,
Duyan kulaklara en büyük yankı ve sağırlık azabı gibidir.
Yanlışlıkla da olsa çalmıyor telefonum senin numaran ile,
Halimi hatırımı merakta mı etmiyorsun artık?
Tüm bunları yaşamayı ve duymayı kolay mı sanıyorsun?
Tükenmeyen kelamlardaki alfabe olmak isterken,
En güzel manzaraya hakim bir daire gibi ışıl ışıl odalara sahip olmayı dilerken,
Herkesin kıskandığı mevsimlerde,
Her mevsimi aynı an'da yaşamak varken,
Yazın yağan yağmur ile sıkıntıları suya hapsederek,
Kışın, kar kadar beyaz bir yeryüzü ile hayata devam etmek varken,
Bak şimdi ne olduk, ne olacağız derken!