Güven, insanların ihtiyaç duyduklarında hissetmek istedikleri bir duygu fakat insanlar neden bunu yaparlar, ne yapmak isterler, bunun altında yatan duygu nedir, bunu yaptıran duygu nedir?
Ego neden insanları bu kadar esir alıyor? Kıskanmak, hazmedememek, egonun fazlasıyla baskın olması yıkıcı olabiliyor. Tek dayanak, tek tutunacağın şey Tanrı’ya olan inancın; ancak o yardım edebilir böyle durumlarda, ne olduğunu nasıl olduğunu bilemezsin…
Hiçbir şey bilemezsin, “sadece Tanrı yardım edebilir bana” dersin o durumdasındır, yani kaldığın noktadır. Güveni sorgularsın yine yeniden…
“Neden?” dersin, isyan edersin. Yıkılmışsındır, yenilmişsindir. Hayal kırıklığına uğramışsındır. Bir yandan bir şey vardır içinde, bir duygu, çok da anlamlandıramadığın.
Sadece şunu hissedersin: “Güveniyorum” dersin, “ güveniyorum içimde olup bitenlere…” tek dayanak noktasıdır senin için o an. Dolayısıyla içinde bir huzur vardır, sıcak, samimi, güven dolu. İçinde bunlar olurken dışarıda bambaşka şeyler olur. Sen yine güveni sorgularsın yine yeniden… İsyan edersin. Sonra bu iki dünya, yani iç dünyan ve dış dünyan birbiriyle karşılaşırlar. İkisi de güçlü, ikisi de meydan okur, birbirleriyle savaşır. Onların egoları da; “Hayır ben varım, yok hayır ben varım”! Onlar varlık savaşı verirken sen artık yorgun düşmüşsündür. Hâlsizsin, bitapsın, yorgunsun… Kimsin sen, hangisisin? Ne oluyor, ne oldu böyle..?
Sonra kendini tüm bunlardan soyutladığında, bunların hiçbirinin sen olmadığın gelir aklına, daha önce bunu öğrenmişsindir. Şimdi uygulama zamanı dersin.
“Evet bu duygular ben değilim, ben tüm bu duygulardan olup bitenden bağımsızım.” Sonra izlemeye başlarsın her şeyi çünkü geçmişsindir içinden güvensizliğin, hayal kırıklığının, güvenin, huzurun, her şeyin, her durumun, her olayın, her duygunun içinden geçip özüne dönmüşsündür. Sen o duygular değilsin, o duygular sana ait değiller…
Sen Tanrı’nın, seni daha doğmadan, daha var olmadan sevdiği kişisindir. Hatırlarsın tüm bunları; o yüzden için gerçek huzurla, gerçek mutlulukla dolar.
Sadece var olduğun için, değerli olduğun, güven içinde olduğun, sevgi içinde olduğun gerçeğini taa iliklerinde hissedersin… Anlarsın, bilirsin, görürsün...